Umut
Umut;
Fakirin ekmeği derler, hep onu beklerim Karda, fırtınada, ayazda, yağmurda, soğukta Bir lokma ekmek bulmak çokmu zor neden Oysa hayallerim her zaman ilk baharda Umut; Kapımın çalmasımıdır şu günde şu zamanda Hiç beklenmeyen ancak çok arzulanan misafir ’’İşte ben geldim’’ dese özlediği Yusufu Yakuba Benim hayallerim işte beklemediğim vuslatta Umut; Rüya olmasa, hiç bitmese uyandığımda düşüm Güneşe varmak değil, ebem kuşağı istediğim. Yağmurdan sonra doğsun renga renk cümbüşüm Hayalim vuslat olsada gerçeğim ayrılık oldu neden Umut; Dünyanın kıpır kıpır sevgi yumağı olduğu küre Dokunmadığı; çakalın, tilkinin, köpeğin kimselere Kimsesizin olmadığı, susamadığı gariplerin adelete Düşlerim bu olsada gerçeğim öyle değilse neden. Umut; Susamışlara zakkum suyunun ikram olarak sunulmadığı Gözleri boyayan cambazların kızılcık şerbeti ikramları Olmadğı, savaşların, kan tüccarlarının kadın istismarlarının Özgürlüğün beyaz güvercinler gibi hür olduğu bir dünya. yoksa neden? |