ÇANAKKALE DESTANI
Bu gün onsekiz Mart, Yeniden canlandı tarih
Hayallerde canlanıyor ömer osman salih Aradan yüz beş yıl,unutulamayan acı Yan yana yatıyor yüz binler yerli yabancı Çanakkale yüz binlerin birleşip hak için Hakka yüründüğü yer vatan ve bayrak için Rabbın vaad ettiği makama varmak için "şehitlerin; bin ölüp yüz bin dirildiği" yer. Akif’in tabiriyle "ne bela hindu, yamyam " yetmiş ikibuçuk millet karşısında islam. Tek vücut halinde duruyor tevhidi azam İşte zulme boyun eğmeyen kos koca millet. Her bir çelikten heykel, atılan mermilere çarptığında dönüyor karşıdan gelenlere. Çanakkale mekan olmuş ilahi rahmete O ilahi ahmetin gücüyle haykırıyor. Başlara gökten yağmur gibi yağan alevler Topları,düştüğünde parçalanan bedenler. İbrahim-i halde gül bahçesine girenler Nemruda karşı haykıran heybetli neferler . Aman yararb bu ne ihlas ve iman vurgusu Bu ne cesaret, bu ne samimiyet duygusu Yanlarında savaşıyor Bedir’in ordusu Kalplerinden silinmiş ölümlerin korkusu. Bir avuç sanılıyor bitti bitecek derken. Halidin sesi yankılanıyor gök kubbeden Bu ses ile düşmanın yürekleri titrerken Meydanlar sükut etmiş o sesin şiddetinden Melekler süsü olmuş sanılır gökkubbenin Buluşma yeri mi ne binlerce sahabenin Düşmeden sancak yere elinde her neferin Yüzleri ilahi nur, tebessüm şehitlerin , Sıddıkı ekber Aliyyül Murtaza ordalar. Mehmetlerle Mus’haplar, Hanzalalar, Hamzalar. İlahi rahmet ile meydana çıkıyorar Bin üç yüz yıl önceki mekke meydanındalar Bedrin Arslanlarının bir kez daha dirilip, yan, yana" milletimle beraber. Ezeli düşmanların bitirme hırslarına rağmen, bitap düşüp, parça, parça oldukları yer. Kaçarken Darmadağın; her biri korkarak,titreyerek.arkalarından hışımla gelen Ensar Büyük Türk Milletin İmanıyla; Ensarla, Muhacirlerle kucaklaştığı çelikleşmiş tabyalar. Her biri tarihlere sığmayan ikiyüz ellibin şehit Çanakkalenin bağrında yatıyor. Kur’anın izahıyla "onlar ilahi lütfun gölgesinde yaşayıp,ölmediklerini" haykırıyor. Çanakkale savaşı; Büyük Türk milletinin tarihleri yeniden yazdığı koca bir destan. Çanakkale savaşı; kahramanların kanlarıyla bayrakları bayraklaştırdığı destan. Ey şehit oğlu şehit sen doğarken alnına Halık (c.c) tarafından şehitlik beratı yazılmış. Payeler sana yetmez övgüler sana az Senki arşı alanın en asil misafiri, Adın şehittir. Ne alem seni unutur ne toprak eritir bedenin, Gökkubbenin altında sedaların silinmez. Senin yükselen başın ALLAH için yapılan rüku ve secdelerin haricinde eğilmez. İmanınla, ihlasınla, dimdik duruşunla gösterdin aleme islamın bitmediğini. Öğrettin dehhakların soyuna iffetin kolay kolay çiğnenemeyeceğini. Sen sinelerini hakka açanların gönüllerinden silinemeyecek kadar Asilsin. Sen zulme yenik ruhların, kan kusan gaddarların bunaltamayacağı kadar Alii’sin. Sen’ki Osmanlının son kalesi bu ecdat yurdunun kahraman yiğidi. Vuruşunla, heybetinle tarümar ettin yediden yetmişe ecnebileri. Sen’ki Selahaddin Eyyubi’nin beklenen rüyası oldun asırlar sonra. Seni tarihler altın harflerle yazdı ebedi silinmeyecek sayfalarına . Sen’ki bütün hesapları alt üst ettin o yüce inancıyın imanıyın alametiyle. Sen’ki haçlıları bir kez daha hezimete uğrattın o muhteşem asaletinle. Seni gökkubbe üşütmez çünkü sen Ezanı Muhammediye’yi çıkardın zirvelere. Sen ilahi esintiyi; onlar istemeselerde! inançla,imanla akıttın sinelere. Sen’ki düşürmedin elinden; asırlardır taşıdığın o ilahi tevhit ve tekbir sancağını. Canın son haddine geldi çıktı çıkacak denildiği anda bile düşürmedin Al bayrağını. Kaptırmadın yurdunu Garbın; o cani,o serkeş, o düzenbaz, o hilebaz avanelerine. Bu zaferinle sapladın hançerini Medeniyet denilen garbın o hayasız sinelerine. Fatihin Torunuydun onun gibi olduğunu gösterdin ibreti alem için yedi düvele. Çanakkalede hatırlattın Mohaçı,varnayı niğboluyu kosovayı, ateş düştü sinelerine. Senki Bilali bir ses ile ALLAHÜEKBER, ALLAHÜEKBER diyerek inlettin tüm cihanı, İşte o ilahi tekbir sesinle kırdın nice zamandır kırılamayan prangaları. Sen’ki Şarkın asil, yiğit kahraman evladı olduğunu gösterdin tüm cihana. Hürriyeti istiklâli yeniden tattırdın ölüm uykusundaki alemi islama. Sen ey senelerdir beklenen, kahraman bir milletin bağrından çıkan yiğit. Göğsünü siper ederek Gösterdiğin yiğitliğe; tüm alemler şahit. a İlahi rahmetinle meydana çıkıyorar |