kuşak sızısıfeleğin imbiğinden geçerken dur’ân zaman tarihsiz bir sıfata eklemlendi ve üzeri çizildi sosyali-tenin- homojen bir derinliğe düştü özlem çakmak taşından ateşler yaktı kentin ormanında örfi idare terbiyesi sönmeyecek aşklara su serpti erken yolcular kuş konmaz darağaçları toprağa batmıştı güneşle bir ay’ağı boştu ucunda urganları makbersiz ve küs bir sessizlik vardı adağın suretinde fırka-i mukaddes bir yaratık peydahlandı göğü delerek o’rada nöbetçiydi demoklesin kılıcı ve ahtapot elleri sınırları çiğniyordu boş ağzının çeperinde dişleri yasların mutlak sahibi vurun hadi ’zencileri’ yüreğinden tutsak kâhyaların//gaibi muallâktaydı efendisi temeli kazılmış isimsiz anıtlar dehlizine saklanmıştı tanrılar riyası kârdı ruhların ki ebesiz doğmuştu kuşaklar hipnoz sürünmüş yazgıya baş kaldırmak müeyyidesi ânlık bir özgürlük ve usunda ölümsüz sürgünlere sevinmek ve görmeden biteviye linçleri ve hep iyi hissetmek kendini yasakladı sana mitomani aydınlığı görmeyi çalındı ruhun ve umutlar kesildi yazık ki ! g’öz bağlı varlığın kin sandığına kilitli... .. |
akıcı ve anlamlıydı,kutluyorum Üstadım Dua ve selamlarımla.