RESİM
RESİM
Yusuf Yılmaz Bir resim çizmek istiyorum. Çocukluğumda ki Dizi yırtık pantolonum, Çapaklı gözlerim, Susuzluktan çatlayan dudaklarım, Dağ bayır demeden delicesine koştuğum yollarım olsun. “Acaba gelen kim?” Diyerek yolunu gözlediğim öğretmenim olsun. En çok sevdiğim çiçeklerim Papatyalarım, menekşelerim olsun. Yükünü sırtından indirmiş, Yanakları al al olmuş, Ellerimi uzattığımda, Saçlarımı okşayan, Annemin kınalı parmaklarını çizmeden olmaz. Yaramazlık yaptığımızda bizi görmemezlikten gelen, Babamın müşfik yüzünü, Yağmur yağarken sevinen dedemi, Akşamları yanıp sönen ateş böceklerini, Uzun uzun havlayan köpekleri, Dere kenarında çamaşır yıkayan gelinleri, Tarlaya koşan inekleri, Karşıdan karşıya ey verenleri, Dırmaç dokuyan nineleri, Allı pullu, davullu zurnalı düğünleri, Asker yolu bekleyen aşıkları, Yavuklusuna yakışıklı görünmek için, Cebinden aynasını çıkarıp, Perçemini tarayan delikanlıları da çizmeliyim. Herkesin içinde yaşayan bir sevgili vardır. Karşıdan karşıya geçerken elinden tutan, Elemli günlerinde göz yaşlarını silen, Karanlıkta, rüyalarında, yalnızlığında, Yüreğinin üstünde cep feneri gibi Yanıp yanıp sönen çizgileri… |
Yüreğine emeğine sağlık
______________________________Selamlar