COŞAN ÇOCUKLARDIK BİZ
COŞAN ÇOCUKLARDIK BİZ
Ateşte ateş gibi kızıllaşmış, içi ak az pişmiş hamur, buharından gözlerim yağmur yağmur, etrafa büyüleyici koku saçan, onlarca metre uzaklardan burnumuzu. midemizi, beynimizi harekete geçiren, okul çıkışları bir bütünü alacak paramız olduğunda iki arkadaş olarak mutluluktan uçtuğumuz, aç midemiz sıcak sıcak, parçaları ağzımızda bir iki tur attırdıktan sonra, çiğnemeden yuttuğumuz, mideye hemen indirdiğimiz, imkansızlıklar içinde, ancak neşe içinde, somunu yerken herkesin içinde, evimize doğru yol aldığımız, günün sonunda olmamıza rağmen, somun ekmekle bir ara güç alarak beş km yol yürüdüğümüz halde yorulmadığımız, ham olup henüz yoğrulmadığımız , sahipsiz, kimsesiz, bakımsız, ancak bir yoldaşla bile yetinip, kendimizi avutabilip, gülebildiğimiz, ağladığımızda bile gözyaşlarımızı tebessüm ile silebildiğimiz, yeri geldiğinde kutlu değerler için ölebildiğimiz, ölmeyi bile sevebildiğimiz, gözlerinde hüzün ve fakat umut taşıyan, gelecekte her birimiz ülkesini kucaklayıp bir adım ileriye taşıyacak hayalleri düşleri olan, düşse de düştüğü yeri değil kendini suçlayıp, düştüğü yerden kalkan, kimseyi kendine kalkan yapmadan, kullanmadan, bir nohut dürümünü ikiye bölüp paylaşan, bir arkadaşının gözünün değdiği bir kıza başını kaldırıp bakmayı ar edinen, eğer içinden bir ürperme olursa, ortamını kendi kendine dar edinen, kendine bakılmışsa bile yönünü çevirmeyi kar edinen, yüzü kızıllaşmış somun yüzü kızarmasın diye nefsine çelik kelepçe vurarak, çifte çeliklenmiş iradesiyle, alnı açık, göğsü kabarık, lakin yufka yüreği yufka ekmek kadar yumuşak, pamuğu kıskandıracak kadar ak, gözyaşları da duyguları kadar berrak, arka daşına arka taş, yoldaşına yoldaş, Hakk’a boynu bükük, zalime eğilmez baş taşıyan, kibirli değil mağrur, asalet ve gururla gövde üzerindeki başı taşıyan, derme çatma eve vardığımızda aklımızı çatmadan, başımızı anamızın dizine koyan, gerektiğinde akşamın yemeği saydığımız mercimek çorbasına soğan soyan, çorbayla avunup, bazlama ile doyan, dinlenmeden hemen ödevine koşan, idare ışığı ile idare eden, görevini yapmanın sevinciyle coşan,.... coşkulu ve mutlu çocuklardık biz... NAFİZ TANÇAĞLAR 27 Aralık 2020 İstanbul |
Yüreğine emeğine sağlık usta
________________________________Selamlar