bir eflatun ölüm
susuyor zaman
eski radyoda solo bir acıyı dillendiriyor hanende... kim ekiyor bunca kederin tohumunu sözcüklere bilmiyor dinleyenler.. ben sana kızıl bir deniz düşlüyorum dalgaları yalım yalım yanan sen ırarken ellerimden eflatun bir ölüm sarıyor bedenimi. siyah beyaz bir fotograf gri bakışlardan kalmış ıslak izler mavi bir gökyüzü telli pullu bir tekne gümüş kanatlı bir martı alıp götürüyor aşkla getirdiklerini aşktan sonraki demlere... sönüyor mu gözlerimdeki yangın bitiyor mu sözcüklere sığınmış hüzün.. bitiyor belki kimse bilmiyor ben sana çiçek çiçek bir bahar düşlüyorum açıyor bütün tomurcuklar neşeyle sen kaparken gözlerini şimdiki ve gelecek zamana eflatun bir ölüm sarıyor bedenimi 2020/ödemiş |