Kabullen
Uzansaydim sana doğru
Saçına değil; elbette, Avuclarına değil. Dudaklarına! Öpüşseydik. Ama onlar gibi değil Bu bir nesne ya da ne bileyim. Ruhunu öldürmek? Yaşam vermek? En azından biraz kaybolmak? Asla! Seni kan dolaşımımda hissedercesine Nasıl bir parçamsan! Sonrasını söylemeye gerek yok. * * * Adını telafuz etmeden Rengini belli etmeden Kokunu mahremime saklayarak Ve göz renginden bi haber bıraksam insanları Hatta varlığını, * * * İnada bindirsek duyularımızı, Kar küreyen kocaman araçlar gibi o beyaz taneleri savursak etrafa Camlar kırılırken tiz bi intikam Herkes biraz susmalı şimdi Öten kuşlar dahi Yerde sürünen becek? Yılan... Dudakların saçımı öperken, saç benim, öpmesin güzel gözlüm.. * * * Ayaklarımın tabanlarını hissemediğim an Yokluğunu gözönüme getirdiğimde, Kelebekler taşıyamaz beni, Güçsüz değiller? Taşıtmam! Senin kadar narindir kanatları. Sürünmekse, sürünmek * * * Deniz suyunun kıyıya vuruşu gibi Kemiklerim hırpalansın, soyulsun, dökünsün Kime zarari var iki yosunun. Çakıltaşlari gibi, ardı ardına dizilmiş kirpiklerinin duruşu, Gözlerin bütün renkleri toplamiş. Yerde ve de gokte ve de toprakta Gökkuşağı gibi olmasınlar zaten. Sevmiyorum!.. * * * Bir daha kanatlansak diyeceğim.. Uykun ağır Bedenin yorgun. Çimenler, çiçekler, yağmur taneleri . Bulutların üzerinde uyuyan ruhum. - uz... - - - Sükûnet |