Güzel bakışınız, bneğeniniz ve nazik mesajınız için teşekkürlerim,
saygım ve sevgimle efendim,
Ü.B

Evet efendim, gurbet, bazen bir rüzgâr olur, eser doruklardan, uzakları yakına getirir, bazen de hasret olur, hüzün olur, düşer dizelere...
Güzel bakışınız, beğeniniz, şiiri yaşayan ve yaşatan değerli görüşünüz ve güzel dilekleriniz için ayrı ayrı teşekkürlerim,,
sevgim ve saygımla efendim,
Ü.B

Geçmiş şiirleri hatırımda tutamam ama bu şiirde İzmir gözümden kaçmış olmalı,kusura bakmayın.
Öte yandan İstanbul' da uzun süreli yaşamadım ama hemen hemen her ay bazen hafta da bir gider gelirim. Öyle yazmamış olmalıyım. Ve yine efendim, ben çok iyi bir okuyucuyum. Çok okurum ve incelerim.. Değil İstanbul konu çiçekse dünyanın neresinde hangi çiçek nerede yetişir bunu o bitkilerin latincesi düzeyinde bilirim.
Son olarak bir Akdeniz kentinde doğdum.
Esen kalın efendim.

Hanımefendi,
Yanlış hatırlamıyorsam, bir yorumunuzda "İstanbul'da bulunmadım" demiştiniz. Buna rağmen, bu bitkilerin İstanbulda bulunmadığı tesbitinize, seksen küsur yıl İstanbulda yaşamış biri olarak, ben de katılıyorum.
Malumunuz, "gurbet şiirleri" , gurbetten sılaya yazılan mektuplardır ve bu şiir de, gurbetten(İzmirin Mordoğan beldesinden), sıada (İstanbulda) bulunan bir kişiye yazılmış.

"Gerçi, bu gurbet şehrinde palmiyeler var, begonviller, zakkumlar var
Ne çâre, sen yoksun çiçeğim, sen yoksun be gülüm, yoksun..."

Görüldüğü gibi, palmiyeler, begonviller, zakkumlar, bu gurbet şehrinde, yani İzmirde demişim şiirde.
Sanırım, belki bir acele okuma sonucu, sizde yanlış bir algılama meydana gelmiş.
Yine de, şiiri okuduğunuz ve yorum yazmayı lütfettiğiniz için teşekkürlerim,
saygım ve sevgimle efendim,
Ü.B