Yorumunuz için teşekkür ederim.

Anlıyorum.Babam da Kilis'e sürgün edilmişti.Suçu neydi biliyor musunuz? Makam Odasını alem yerine çeviren bir başka meslektaşı ile kafa göz kavga etmek :( Alem'den kastımı tahmin edebilirsiniz sanırım.Bir eğitim kurumunu böyle bir şey için kullanan diğer meslektaşı İnsani değerlere göre aslında o dayağı hak ediyordu ya adaletsiz adalet işte.

Gerçi ben çocuktum o zamanlar ama doğduğum büyüdüğüm topraklardan ilk ayrılışımızdı o olay.Hiç unutamam gaziantep kiliste geçirdiğimiz günleri.Kötü insanlar şerefsiz onursuz haysiyetsiz insanlar hep vardı, her zaman çıktı-çıkacak karşımıza.

Yine de umut olsun yarınlara abi yine de umut olsun.

Saygımla.

Öğretmensiniz.
Bir ilçede doğmuşsunuz. İlçenizin ağası var. Namuslu devlet memurlarını baskı altına almaya çalışıyor. Görevini hakkı ile yapanları yalancı tanıklarla şikayet ederek sürgüne gönderiyor. Ağa siyasetçi. Ankara'da adamları var.
Ağanın namuslu devlet memurlarına, halka yaptıkları sizin zorunuza gidiyor.
Bu vatan ağaların çiftliği değil, diyorsunuz.
İlçenizin ağasına kafa tutuyorsunuz.
Ağa size düşman oluyor.
12 Eylül darbesi ağanın imdadına yetişiyor.
Ağa ilçe yüzbaşısını kafa kola alıyor. Yüzbaşı devletin değil, ağanın yüzbaşısı gibi davranıyor.
Ağanın sevmediği memurlar, vatanseverler, esnaflar, eşraflar içeri atılıyor.
Memurlar 1402 yasasıyla görevden atılıyor.
Yüzbaşı hakkında Ankara'ya belgeli şikayetler yağıyor.
Yüzbaşı görevden alınıyor.
Görevden attırdıkları, suçsuz yere içeri atılanlar yıllarca yatıp beraat ediyorlar.
1402 lik olanlardan biriydim. Görevden atıldım.
Sıkıyönetim bitmeyene kadar geri dönüş davası açılmıyordu.
Sıkıyönetim bitince dava açtım.
Üç yıl süren davada beraat ettim. Göreve döndüm.
Görevden atılanların çektiği sıkıntıyı tahmin edersin.
Bu şiir o dönem yazılmıştır.
Sevgilerimle.

Yorumunuz için teşekkür ederim.