Bir Yusuf' tukŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Yüce kitabımızda bildirilen tüm peygamberleri düşündüm, her biri kendi zamanında hem kendileriyle, hem yakınlarıyla, hem bulunduğu toplumla mücadele etmiş, imtihan edilmiş. Şunun farkına daha iyi vardım, bildirilen her bir peygamberin hayatı aslında bizim hayatımızın özeti. Ders ve ibret alınası diye 1400 yıl önce bildirilmiş, muazzam bir yapı. Bu şiirimde Hz. Yusuf u değinmek istedim. Allah nasip ederse peygamberimize kadar bir bir kaleme almak istiyorum. Hatamız kusurumuz olduysa bağışlasın Rabbim. Sağlıcakla kalınız.
İlk doğuş, ilk görüş, ilk dokunuş, ilk gözyaşı ve fıtrat.
Görebileceğin tüm güzelliklerden daha hoş, Fitnat. Kardeşlik ortasında açılan narin bir çiçek, bin tat. Kimine acı zehir, kimine baldan da tatlı badat. Bu hal üzere damla damla düşülmüştü yeryüzüne. Böylece dere, nehir, göl ve deniz olundu yarenler. Kuyuya atıldık bir an, hâlbuki suyduk, niye ene? Ah, büyütüldü o kuyu yolunda şu kadar hasetler! “Ol” dedi olduran, kuyudan bir dünya hasret çekildi. Suyumuz on paraya bedel satılırken tüccarına, Güven de bitti, vicdanlarımız da hesaba çekildi. Suyduk biz, gide gide elbette bulurduk bir yoluna. Zerre zerre buharlaştık, tüccarın elinden de çıktık. Buhar olma vakıasından yağmurluğa geçiverdik. Yağdıran “Düş” dedi, yine yeniden yeryüzünde pıttık. Tohumları nüfuz ettik, filizlendik ve de serpildik. Taşlara düştük, her birini çatlattık, yosun bağladık. Biter mi çile, orman olunca, kesildik odun olduk. Taşlarımız taşınınca üst üste binip duvarlaştık. Şehir şehir her haneyi vardık, serinlik, sıcak olduk. Ağladık ve yeniden su olup, özümüzü bulduk da, Dolup dolup taşıverdik, derelere, nehre dönüştük. Şehvetle içmek isteyenlere mani kılınınca da Toprak serpildi bir de baktık ki çamurla bir göründük. Bir gece Firavunun düşünü de girdik huzurunu da Tabir eden de olduk, tabir edilen de böyle gördük. Kıymete geldik, hayret edildik, gözü kamaştırdık da Dile geldik, sevdik, sevildik, gönle girdik, böyle gördük. Kuyudan Saray’a kadar başkalaşım adı mürüvvet. “Ol” diyenin her lisanından haber verdik, bir nübüvvet. Dönüp dolaşıp kardeşliğin vuku bulduğu uhuvvet. Evlât acısının son bulduğu Yusuf olduk, ettik davet. Mesut TÜTÜNCÜLER 23.07.2020 DENİZLİ |
Yüce Rabbim İlhamını eksiltmesin artırsın İnşallah
Selam ve Duâ ile sağlıklı günler ve iyi bir yaşam dilerim.