Aşk
Tadımı memnu meyvenin zerresinde saklı su aşk
Adem’i cennetten eden şuh bir gaflet uykusu aşk Kabil’in tuttuğu taştan sızan kanın kokusu aşk Habil’in alnına düşen sitemli kâkül oluptur Aşk Yakub’un pınarları kurumuş gözlerinde nem Eyyub’un sinir uçları kurtlu yarasında merhem Aşk Hacer’in ellerinde çölün ortasında zemzem İbrahim’in atıldığı har içinde gül oluptur Aşk üç günlük bir konakta zifir geceden bürünek Şerden beladan uzakta dağ döşünde bir barınak Düşmanı olana penah hak aşığına korunak Önünde kurkta güvercin kapısında tül oluptur Aşk yükü günah olanın girdiği yunduğu yunak Son sözü eyvah olanın ten ve tin sunduğu sunak Yâr deyip yola çıkanın yol boyu bindiği binek Hazreti Nebi’ye Burak, Ali’ye Düldül oluptur Bir heyula gövdedir aşk ancak masallara sığar Kaf Dağı’nı gagasında getirir önüne yığar Ateşli okla vurulur çırpınır yeniden doğar Ki Zümrüdü Anka’dır aşk kanatları kül oluptur Aşk yeni açmış goncanın yanağına değen rüzgâr Genzini terütazenin kokusuyla boğan rüzgâr Önce yaprağını döken dallarını eğen rüzgâr Sonra gülistan içinde çileli bülbül oluptur Ki aşktır âşık olunan âşığa ilaçtır eza Aşk üzere döner devran aşk üzere durur feza Ki aşka gidendir canan ki can aşka yürür keza Vuslat ki âşığa ceza hicran ki ödül oluptur Aşk gönülde çağladıkça söker kayanın kökünü Sonra kaldırır omuzlar dağdan aşırır yükünü Aşk iki yarım elmadır aratır öbür tekini Aşk bitince beden başa baş bedene zül oluptur |
Emeğine yüreğine sağlık
Kalemin susmasın
_____________________________Selamlar