Sokaklara Ağıt
Sokaklar var
Gezerken adını anmadığım, Kalbim deli gibi itiraz ediyor dilime: "Dilim, aklıma kölesin" "Var mı sahiden ansız geçtiğin sokaklar?" Sokaklar var Sessizlikle hiçliğin kol kala girdiği, Kalbim isyan bayrağını dikiyor göğsümün üzerine "Sus!" diyorum Üsteliyor durmadan "Susmam, susamam!" "Hiçlik" diyor, "Sedasız olmak değildir!" Nefesimi tutuyorum, tutuyorum, saniyeler tükeniyor Ben pes ediyorum, kalbim konuşuyor: "Hiçlik" diyor, "Sedada var olmaktır!" Sokaklar var Ankara’nın serin akşamlarını süsleyen Kalbim ağır aksak, yokmuş gibi yerinde "Don Kişot’luk taslamaktan yorulmuş olmalı" diyor iç ses Sesi vakur ve de küstah: "Ölmeden susturamazsınız beni" "Bitir hele şu cümleni!" Sokaklar var Çınarların gölgesinde demlenen Soruyor hiddetle, güm, güm, güm: "Dem için ne gerek?" Dil suskun, iç ses suskun, akıl karanlık köşelerde... Kendi cevap veriyor: "Aşk gerek!" Sokaklar var Kabus gibi kaçtığın, karabasan gibi çöken "Kes sesimi" diye yalvarıyor seda "Rüyadır" diyor kalbim,"Kötü bir rüya!" , Yaz akşamında esinti gibi sesi:güm, güm, güm Dil, iç ses, akıl birer emir eri "Rüyadır!" diyorlar hep bir ağızdan "Rüyadır!" Kalbim haykırıyor hiddetle: "Ben ölmeden kesilmez onun sesi." |