SEN YOKSUN DİYE
Sen yoksun diye;
Hiçbir şeyden tat alamıyorum ben, Kendimi hiçbir işe veremiyorum… Bir yeise kapılmış gidiyorum dur durak, Menzilim hayır olsun… Yolum çetrefilli, Yolum karanlık… Işığı orda bırak, Gözümün önündeki tüneli göremiyorum… Pozitif hallerimi bir elektrikçiye verdim kelepir fiyata, Nötr bir hal aldım karşılığında… Ampirik bilgilerle yetiniyorum şu sıralar, Motor Öğrenmede bayağı geriyim... Aynı nehirde yıkanıyorum hep, Deneme Yanılma Yolu’yla farkına varıyorum çoğu şeyin... Takvimlerdeki kız erkek isimlerine bakmıyorum eskisi gibi, Resmi tatil günlerini yoklamıyorum… Çok yıllık bitkiler dikmiyorum mesela, Tohumlarını bir sonraki seneye saklamıyorum… Kayısının ıskartasını, Pirincin taşını ayıklamıyorum... Her sonbahar çatıyı aktarmıyorum artık, Damı loğlamıyorum, Kapıdaki karı küremiyorum… Yaşlanıyorum ama bu yaşıyorum anlamına gelmiyor, İnsanların aklı tevellütteki yaşa gidiyor… İyice ketumlaştım biliyor musun? Her ay bana bin dakka geliyor, Yarısı boşa gidiyor… Bin yerden sıkıntı geliyor, Maaşımın çoğu tekele gidiyor... Her günüm bir önceki günümle aynı geçiyor, Sanırım Tanrı karbon kağıdı kullanıyor... Farkındayım ama, Kopya muamelesi yapmıyorum bilerek... Şimdi sorsan bilmem mesela; Hangi kitaplar piyasada, Hangi filmler gösterimde... Muhakeme gücümü de yitirdim son zamanlar, Sık sık yanılıyorum hislerimde... Şans arkasını döndü bana, Unutkanlık baş gösterdi, Zaman el kol hareketleri yapıyor, Aşk nanik... Sesimi çıkarmıyorum, Susuyorum şimdilik... Kalp grafiğimi çektirdim geçenlerde, Durum hiç de iç açıcı değil!.. Sigarayı acilen bırakman lazım dedi doktor, Aksi takdirde ölürsün!.. Doktoru değil ama, Aksini gerçekten takdir ediyorum!.. |