Yalan Bir Betimlemeydi Aşk
Yarim,
Hoşgeldin ömrümün en güzel demlerine... Aşk yalan bir betimlemeydi, Birbiri ardına ve bazen umarsızca, Yolculadığım kışlarımda. Aşk yalan diye perde çekerken güneşe, İbadet ettim sevdana. Hazin yaşanmışlıklar vardı ömrümde. Kış kokuluydu yağmurlarım örneğin, Her damlasına ayrı bir hicran yüklediğim, Ve her hicranda ayrı bir hikaye olan, Sendeleyerek yeryüzüne inen yağmurlar... Tuttun yüreğimden, Aşka inandırdın... Şimdi sevdanı demliyorum kalbimde... Mısra mısra dokuyorum ruhumu, Yol olup aksın diye yüreğine... Yarim, Söğüt ağacının eteklerinde, Yatsam diyorum dizlerine... Sen Ferhat gibi baksan bana, Ben Şirin olup dalsam nazarlarına... Peri Suyu gibi sabırsızdır yüreğim. Dört başı mamur bir aşk, Yaşamaktır zira dileğim. Şimdi sen Mem ol, Peri kıyısında öp beni alnımdan, Ve Mezopatamyaca sev beni Newroz ateşi olup akarak ruhuma. Leyla aşkına, Yorgun yüreğimi al avuçlarına, Üfür damarlarındaki ise dönmüş kederleri.. . Kirpiklerimin gölgesinde saklıyorum aşkını. Hani mavidir derler ya aşkın rengi? yok...yok... Tek renk olur mu sevda? Gökkuşağı sarıya bürünür mü örneğin? Aşk her renktir aslında... İhraç ettim yüreğimden eski aşkları, Mutsuzlukları da peşi sıra. Giderek sen oldum, Dönüşürken Sen de bana. Bu aşkın rotası nereyedir? Bilemem... Yeter ki gamlı olmasın isterim. Ama var mıdır gamı olmayan aşk? Şimdi hicranla yıkanmayan, Yeni bir lügat yazıyor kalbim, Her satırında ayrı bir renk olan. |