Aşk Emek İster
Yoruldum.
Her şeye umutla bakmaktan... Her saat, her saniye gözlerimin telefona dikilmesinden... Hasretle beklediğim dakikalara bir dakika daha eklemekten, Kırılmaya mahkûm duygularımı onarmaktan, Her şeyi içimde biriktirip susmaktan, Kendimi avutmak için satırlarla boğuşmaktan, Bıkmadım, yılmadım ama; sadece yoruldum. Önüme çıkan her engel sanki “her şeye umutla bakma” der gibi. Tek umudum siyah bir gül iken nasıl ondan vazgeçebilirim..? Elbette engeller çıkacak. Elbette dağlar, şehirler mesafeler olacak. Olsun… Aşk emek ister. Aşk gayret ister, en önemlisi teslimiyet ister. Ellerime kilitsiz kelepçeler vurup, sana teslim ettiğim beni bilmiyorlar ki. Senden gelen yorgunluk soğuk bir su serinliği gibi yüreğimin serinliği… Yüreğim… Zaman ne kadar hızlı ve acımasız. Ne geride bıraktığına, ne yaşadığına, Ne de yaşamak istediğine bakmıyor. Kimi zulüm içindeyken kimi refahta, Kimi ağlarken, kimi mutlu... Oysa ki ne çok şey aldı bizden, biz farkına bile varmadan. Bir rüzgâr misali bizi uçurumun kenarına attı... Sevmeyi anlamayanlar var ya, parmaklarıyla işaret edip güldüler. Olsun… Mesele düz yolda yürümek olsa onu herkes yapardı. Biz uçurumun kenarında yine severiz ve gerekirse sevdiğimizin kanatlarında son nefesimizle, Rabbimize uçarız… |
Güzel bir şiirdi, beğeniyle okudum. Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM. Nice güzel şiirlere..