Fondaki Ezgi
bugün içimde kaybolmuş bir şehrin acısını taşıyorum
fonda öksüz bir kızın ezgileri çalıyor tarihe karıştırıyorum sana olan duygularımı anlayacağın ayakkabı bağcıklarım çözülüyor yolda giderken hep bir adım atışımda duraksatıyor hayat kederlice içime gömülüyorum bu akşam sesi çıkmıyor hiçbir şairin yazmaktan geri kalıyorum artık tembel bir öğrencinin yalvarışı gibiyim sınıfı geçmek için attığım adımlar hep gerisin geriye yani nefes almak zorlaşıyor artık ölü bir kentin son bahçesini suluyorum bu gece yalnızlığa dem vuruyor gözlerim hayatın akışını değiştirecek planlar işlemiyor kaderim bu benim deyip çekilmekten başka bir şey gelmiyor elimden karanlıklara imparatorluk kuruyorum usul usul göğün rengini siyahıyla boyuyorum kalemimin hatırlamıyorum bu alacakaranlıkta sesimi tonum birbirine karışıyor adeta gözlerim daha bi yabancı bakıyor şimdi aynalara tükeniyorum desem daha yeri değil biliyorum ama tükenmekte üzreyim şimdi diyorum şimdi yazsam bunları ne çıkar hangi vakitte çalınır sessizliğim kaçıncı uyanışlarım bu kabuslardan evet evet bunları diyorum yazsam ne çıkar başım göğe mi erecek sanki dur bir saniye öksüz kızın ezgileri sustu çığlıklarım başlayacak birazdan |
Yaz
elbet bir okuyan olur
Hem, iyi gelir yazmak