Söyle
Kaç şafak doğdu hasretin kucağında uyandığım, yorgun ve bitkin
Seni köşe bucak aradığım zamanı ne çabuk unuttun Söyle Gözümdeki giryanlari kipriklerim sıkıp sıkıp serdi mevsimlere Set çekti maziler dişlerini sıkarak vuslata umutlar ise kazak ördü bilmem hangi zemheriye ve şunu ekledi "_Sevenler üşümez aşk ateşinde fakat yalnızlık üşütür " Garip di fakat, sonradan anladım. Ben seni bulmak için kirbaçladım hayatı, saçlarını yoldum, koşup peşinden yoruldum Kaç imtahan merdivenleri çıktık beraber hatırla! Kiymetlimsin ,unutma Söyle şimdi, yad elden lütuf eden bir yabancı nazını söküp attı diyemi üzülüyorsun , üzülme gayrı , gül çiçeğim Göz yaşların yağmura eş oldu, Cileden yüzünun çizgileri kemana tel oldu Dinliyormusun adına yazılan şarkıları, Bak, sevdiğin şarkı çalıyor "bir muhabbet kuşu da ben olurum sev diye" Ardından,’bekle bizi İstanbul" öbür tarafdan ahde vefa umudun resmini çekerken yine Tarih kokan kazeteler, bürümüş kalbini gör Boğulduğunu hala saklarsın sen benden Anlatsaydin derdini şaşardım zaten; "_Iyimisin sorunmu var" diye soranlara "_Iyiyim süper"; Deyip yalan söyler oldun seni böyle bilmezdim Gururun batsın emi İnandılarımı dersin ben inanmadım Öyleyse sen söyle Sen avuçlarına dualar biriktirip savurdunmu ummanaya, Gemiler sallansın mavisinde deyip, Umutsuzluk da heba etme kendini Senin bir sandalın yokken kürek çekecek, el uzatatırsın imdat edenlere, sonra havalanip uçar onlar önünden gelip geçip gittiler , İstisna iyilerde toz oldular ! Sorun değildi yarım asırlık ömrümüze çığlıklar biriktirdik ikimiz baş ederiz beraber. Birgün prangalar çözülür helbet ,söz her şey güzel olacak ,gör bak bebeğim, ansızın bir beyaz küheylan duraklar kapında Merak etme hayat bu , insan üzülür bir nebze de olsa güler Neyse; Oturup bir köşeye bakarız tekrar uzaklara yine Seyrederiz İstanbul’u Pier Lotiden ,çay demletir içeriz üstüne, nargile çekip damarlarımıza kadar ve ufleriz dertleri sonra, bir çocuk papatya verir elimize, gülümseriz , gülümser demedik mi deriz Kumrular gezer etrafımızda gönlümüzü alırlar ve Seviyor sevmiyor Bitti bitmedi Gitti gitmediler Sonlar başlangıçlar Mırıldanıp durur riyakar duygular beynimizde Dalmışken o an/a ,iki sevgili görürüz birbirine deli gibi aşık Aşkın hala yaşadığını anlarız ,huzur gelir aniden Varya heba ettik bak koca bir ömürü Zalimlerin iyileri ezdigi mekanlarda; ne yapalım bu saatten sonra , Zalimin zulmü varsa garibin Allah’ı var "- Sus " ! Dedi bir ses,tuttu ellerimden, sardı yumuşacık kollarına ,faso fiso bunlar ,kalk yerinden, haydi amma Yar bumuydu ? Bu değildi sevenler zulüm etmez sevdiklerine ,diye devam etti. Yar yarendir . Ve devam ederken Avaz Avaz o ses Geceler gündüzü birbirine kovalardı saklambaç oyunu oynardın beyin hücrelerinle gökde kaç bin yıldız saymıştın,biri kaysa da dilek tutsam deyip unuttum? Ahuzarın girdabında yıkanır "hayallerin " bir dokunsam depremi gözükür amansız ufuğunda; Bilirim Şimdi gözler kalbin aynasıdır diyorlar bak gözlerime derin derin , Ben buradayım lütfen tara su saçlarını ,en sevdiğin parfümünü sık "Chanel 5" Mis gibi oh olsun, bumudur budur. Sen yoksan dünyada yok Bazen, Pusulasını kayıp etmişlerin mektebinde kalmışız ,zorumuza gider helbette; Gitmesin anlıyorum seni Bak bana haydi gülümse hayata, Bir öpücük gönder bakim! Gülünce çok güzel oluyorsun, Şimdi sen söyle Hey! sana diyorum beri bak,bir kez nazını sevdiğim dilber, yok söyleme hep sustun ve susuyorsun , dinliyorsun çok güzel bakıyorsun amma ,bir kere de konuş n’olur, Hergün bildiğin şeyi anlatmam niçindir, sen bir ayna ben bir garip aşık; Ve ayna cevap verir , -" Hey bak hele bugün yine ¢ok çok güzelsin " ! Ayşe Kavak |