Göremiyoruz...
.
Gerçeği görmeye yok niyetimiz, Kardaki karayı göremiyoruz... Dogmada körelmiş görme yetimiz, Serdeki yarayı göremiyoruz... . Nutukta zenginiz, bilimde fakir, Tuhaf bize çağdaş düşünce, fikir... Hür aklı, vicdanı kararttıkça kir, Değişen küreyi göremiyoruz... . Kutsadıkça eski müktesebatı, Küçülür gün be gün beynin ebatı... O kadar ileri gitti ki Batı... Açılan arayı göremiyoruz... . Her şeyi kafirden hazır aldıkça, Gelecek kuşaktan refah çaldıkça... Hamaset düşkünü kibre daldıkça, Eriyen lirayı göremiyoruz... . Seviyoruz dili yalan dolanı, Övüyoruz malı talan olanı... Bizim sayemizde bizi yolanı, Günahkar parayı göremiyoruz... . Uyarsan ne fayda gözü yumanı, Canını yakandan yardım umanı... Görsek de ülkeden çıkan dumanı, Çakmağı, çırayı göremiyoruz... . Çoğu ömür sanki nadas arazi, Doğuştan kurağın, “lütfüne” razı... Kırık akıl-izan denen terazi, Kazancı, fireyi göremiyoruz... . Taparız adeta canlı bir puta, Umutlar bağlarız beze, çaputa... Ölmeden yatarız kuru tabuta, Kendimiz sureyi göremiyoruz... . Haz verdikçe kula kulluk “erdemi”, Cennet eden biziz zulme her demi... Bilmem, aciz şükür göze perde mi, Sultanı, sarayı göremiyoruz... . Veli BOSTANCI (Ankara, 2020) |