Kıssalardan hisseyi, almayı sorma bana!
Felekten gün çalmayla, düzen dönmez diyorum
Sevilenden gelene, gülmeyi biliyorum
Kül ehli olanlarda, ateş sönmez hayatta
Ezalarda eczayı bulmayı biliyorum
Haramdan korkmayanda, göz utanmaz hayatta
K/alemi oynatarak yazmayı sorma bana!
Aynanın karşısında, hâlimize çok yazık
Fırsatçılar yüzünden fiyatlar yağlı kazık

Muhannet davulunu çalmayı sorma bana!
El atına binmeyen, çabuk inmez diyorum
Aşk yolunun neferi olmayı biliyorum
Bulutlar gitmedikçe, yağmur dinmez hayatta
Yaprağım açılmadan solmayı biliyorum
Âşık çile çekmezse, akıllanmaz hayatta
Hayallerime hudut çizmeyi sorma bana!
Yalan dünya kuralı, dertlinin bağrı ezik
Emanetin hamalı garipler candan bezik

Damlalardan ummana dalmayı sorma bana!
Ele el olmayana, el sallanmaz diyorum
Gecelerin hakkını bölmeyi biliyorum
Gölgede oturandan, ter boşanmaz hayatta
Kapının eşiğinde ölmeyi biliyorum
Menzile varmadıkça, yol tükenmez hayatta
Halep’te içip Şam’da sızmayı sorma bana!
Gücenecek ahali, olunca kanı bozuk
Diliyle konuşamaz, ağzında olan emzik

Düşlerimin koynunda kalmayı sorma bana!
Cismini kül etsen de, gölge yanmaz diyorum
Vurgunları hükümsüz kılmayı biliyorum
Can canandan ayrılsa, can dayanmaz hayatta
Çilelere sabrede/bilmeyi biliyorum
İşini bilmeyenin, hakkı yenmez hayatta
Gâvur’a kızıp oruç bozmayı sorma bana!
Ruhumuz dinlenmiyor çalarken hafif müzik
Kaybetmeye mahkûmuz, sürüp gittikçe tazyik

Vicdanımın sesine gelmeyi sorma bana!
Akil olan anını hor kullanmaz diyorum
Kaderimden belayı salmayı biliyorum
Pervane olununca, yıl kollanmaz hayatta
Kar yağsa da ellere dolmayı biliyorum
Okuyanlar elifi mertek sanmaz hayatta
Mutluluğun resmini çizmeyi sorma bana!
Delibal nasiplenmiş bol kepçe gamdan rızık
Hicranın sızısını, kesmiyor analjezik

DELİBAL – Celil ÇINKIR