Arafta Bir Yürek
Arafta bir yürek bu benimkisi.
Bir sana meyilli, bir sana deli, Bir sende silip atmışım bütün çizgileri, Bir sende devşirmişim yağmurları yangınlara, Bir sende kapatmışım kapıları, Çarpıp çıkarcasına umutlara. Belki şuan, ne aklındayım ne de umurunda. Mevsimsiz, sevgisiz yaşamaya çalışan, Bir yabancıyım belki düş bahçenin kenarlarında. Ama bilki gittiğin gün, En güzel gülleri diktim ben, Bir yaranın sen kokulu sızıları arasına. Bir sana duyuramadım şu inleyen yürek sesimi, Bir sende sevemedim bu çekip gitmeleri. Bir sende değişiyor aldığım nefesin bile dengesi, Kaybetmişim yolumu ben sende, sen gideli, Kılavuzsuz kalmışım hasretinin elinde, sensin sebebi. Sahipsiz bir mezar, Terkedilmiş bir viraneyim şehrin en tenha yerinde. Şimdi bul bulabilirsen sen beni, Küle döndürdüğün bir avuç hayalin içinde. Oysa mevsimler, Oysa mevsimler bile seninle bir başka güzeldi, Yakamozlar bir başka anlamlıydı gözlerinde, Okuduğum gazetenin, dinlediğim şarkıların, Yazdığım şiirlerin, yediğim simidin, içtiğim çayın, Seviyorum bile diyemeden karşılıksız sevmenin, Ve haberin olmadan seni özlemenin, Ve gelmeyeceğini bildiğim halde, Seni kapı önlerinde ümitsizce beklemenin, Kısacası hayatıma kattığın her şeyin, Bir başkaydı sana dair kokusu. Arafta bir yürek bu benimkisi, Öylece terkedilmiş sevdanın orta yerinde. Ne bu dünyaya yaranabildim, Ne sana yar olabildim, Ne sana kal diyebildim, Ne kendim kalabildim. Tadı tuzu olmuyor hiç bir şeyin sensiz, Gökkuşağının rengi yok, hayatın ahengi. Deniz dalgasız, ekmek katıksız, Buğday başaksız, umutlar yarınsız, Ben sensiz, Ben kimsesiz. Kayboluyor hayatın en çocuksu neşeleri bile inan yokluğunda, Bir yetimin dokunaklı bakışlarında, Savrulup gitmesi gibi insanın, bir bayram sabahında, Savrulup düşüyorum, Senden bi haber kurumuş çorak topraklara. Arafta bir yürek bu benimkisi, Kalbinden, hayatından apansız sürgün edilen. Bir yanım göç hazırlığı içinde, Bir yanım hâlâ kalabilmenin bahaneleri peşinde, Gitmek kolay, gitmek kolay da, Seni bırakıpta söyle şimdi, Nasıl, nereye, Bu kendinden çaresizce kaçış kime. Hani perde perde inmese zamansız gülüşün önüme, Bir de düşmese adın dilime, sızın yüreğime, Belki böyle salmazdım bende kendimi, Küsmezdim bir şehre sırf sen yoksun diye, iyiden iyiye. Gelip geçiyor damla damla sen, Olanca haşmetiyle gözlerimden. Yakaladın ya yine beni, yokluğuna böyle yenik düşmüşken, Yağ yağabildiğin kadar şimdi üzerime. Mevsim, sonbahar nasıl olsa, Kimseler anlamaz zaten ağladığımı bu yağmurda. Söz uzun, yol uzun, hasret uzun. Ben kırgın, ben solgun, ben yorgun. Beraber yürüdüğümüz akşamlar geliyor aklıma, Sonra her yer sen gibi kokuyor yol boyunca, Hadi gel, Hadi gel de dayan şimdi dayanabilirsen, İçimde kanayan bu yaraların dinmeyen ağrısına. Arafta bir yürek bu benimkisi, Ya dön gel, Al beni de artık yanına. Ya da vur o son darbeyi, Düşeyim sensizliğin en ücra noktasına, Bir sevdanın ardı sıra, Öylece, ulu orta. |
Canı Gönülden kutlar Tebrik ederim