AĞUSTOS ŞAFAKLARI
tozların yere düştüğü bulantı kabilinden
kanunun acımasız olduğu bir dönem babilinden yollar sersem ömür aksak ve tıkalı uzun yıllar geçti özümü yıkalı düşüncemde sensin sende benim ruhlarım para etmedi sana çektiğim yuhlarım bir şafakta uyandığımda kendimi kedi bulacağım gözlerim donuk olduğum yerde donacağım o zamandan bu yana kaç uykusuz gece geçti beyine dayandı silah sevgide seni seçti sıcak ağustosların öldüren kirli mazisiydi yaşamın çekirdeği devrimin önsezisiydi her yer gariplik iyi eskiler kötü yeniler ışıksız odamdaydı uzaydan düşen gemiler |