Gece yarası bir sevda
Geceyarası bir sevda bu...
Ne kapanası var, nede kanayası, Zaten hiç bir gün ışığıda kabullenmez bu çılgın esareti, Karanlıktan korktuğum gibi korkardım sevdalanmaktan, Bende ki bildiğin deli cesareti, Zor olan her şeyi seviyorum, Tıpkı yasak olduğunu bilmenin zoruma gittiği gibi, Yanlışlarıyla,doğrularıyla bağlanmak, Uzaktan izlemek zor gelir benim gibi adamlara, Çünkü çantada keklik değil, Dağdaki kırlangıç biliriz kutsal dediğimizi, Hâşâ isyan etmek değil niyetim ama Ne olurdu soyadım yazsaydı isminin ardına, Belki sarılmazdım soğuk kaldırım taşlarına, Düşmezdim kör akşamlarda çıkmaz sokaklara, Düşünüyorum da sen mi yendin beni? Yoksa ben mi yenildim sana? Titrer sokak lambaları,kirpiklerine duman çökerken bu şehrin, Ve ben avunurum savunmasız hallerime aldırmadan, Sanki dünya yaşanacak yermiş ve sanki sende benimmişsin gibi, Çocukluğumdan kalan belkide vazgeçemediğim tek şeydi hayal kurmak, Niyet çeker,diyet öderdim hep, Hiç değişmedi tuttuğum dilek, Uğurlu sayım,sevdiğim renk, Aklımda demek yerine kalbimde der, Bile bile lades olurdum hep, Geceyarası bir sevda bu... Işık tutmak,umut olmak yasak galiba, Yoksa bu karanlığı kim ister ki? Kim ister ki bildiği yolda kaybolmak? Gitmek kaybetmek sayılır anladık ta, Kalıp acı çekmek mi yani kazanmak? Kazanmak esir olmak sa, Ben hiç bir tutsaklığı bu kadar çok sevmedim, Bin defa daha gelsem bu dünya ya, Yine koşa koşa düşerdim bu karanlığa, Yine ayrılmazdım peşinden, Hayallerimi ipotekler, Yine ele verirdim düşlerimi, Ama asla vazgeçmezdim seni sevmekten, Diyorum ya güzelim! Bende ki bu sevda bildiğin geceyarası, Ne kapanası var nede kanayası. Sinan Yıldızlı/Sahildeki Şair |