samanlığın iğneleriŞiirin hikayesini görmek için tıklayın 13042014
evrenin kusursuzluk aynasına varoluşumun düşürdüğü kara nokta sır diyerek oyalanıyorum kaos zanlısı bilekleri yıldız kelepçeliler parçalanmadan papatya dileği nefesleyenler ayak basılmadık kırlara iki tek dostluğun çıkarsız bilinmeyeni sudansa topraktansa silahtansa doğurulan tanrı kırkbeş kilo etten bir kadına tapınıyor ben ölümün atlılarını mahmuzlayan kırmızı filtreli düşüncesizlik sana sisli bir aydının gül dalından sunabileceğim derince çıldıralım karanlık yanacaksa duvara ciddiye almamalı diyor diğerimiz yaşamı timsah yüzü gülümseyen totemlerin bulut ruhları olduğunu savunanlar şakacı yürüyüşüne yer burkan sessizliğin kuzuları kıyamete kadar geçecek o bulanık nehri . |