KÖYÜMÜ ÖZLEDİM EMMİ
Öyle buruk ki yüreğim anlayamazsın emmi,
Evimi, köyümü çok özledim bilemezsin emmi. Kimsesiz kaldı dedem, nenem ne giden var, Nede bir dua okuyan içim yangın yeri sönmüyor emmi. Evimiz, büyük odamız hatta harmanımız kimsesiz kalmış emmi, Küçüklüğüm, çocukluğum her yanım orda kaldı emmi. Evcilik oyunlarımı, harmanda düğünlerimizi, Dedemin, babamın ocağında bayram günlerini Çok özledim be emmi. Sevinçlerimizi hatta üzüntülerimizi, Birbirimizin kanayan yaralarını sarmayı. Düştüğümde dizimdeki yaramı bile, Çok özledim anlıyormusun emmi. Nenemin yememek için mızmızlandığım kuymağını, Dedemin palto ucuyla vurduğu şakasını. Balkonda çay, yemek keyiflerimizi, Çok özledim burnumda tütüyor emmi. Evimiz viran oldu, giden bile yok, Koca şehirler ne çabuk unutturdu bizlere. Dedemin benden sonrada tüttürün dediği ocağını, Ne çabuk unutabildik, ne hakla hibe ettirdik EMMİ. Gece yastığıma başımı koyunca, Keşke orda olsaydım dedemin odasında uyusaydım diyorum. Kuş olup uçsam da evime gitsem diyorum, Dedemle, nenemin mezarına gidip. Ağlayarak uyanın, ne olur uyanın Biz siz olmadan dağıldık deyip, Avazım çıktığı kadar bağırmak istiyorum EMMİ. |