LÂL OLSUN
Şaşırıp da sana “gel” dersem şayet,
Dudağım kurusun, dilim lâl olsun. Davet etsen beni, en güçlü gayet, Aldırmam cennete giden yol olsun. Halat gibi ekleyiver yolları, Üçe-beşe katla kalan yılları, Saydığında birer birer ayları, Günün asır, gecelerin yıl olsun. Başını eğ, parmağını dişle sen! Eli boş ver, dön kendini fişle sen! Af dileyip, her gün hayr işlesen, Hayrın noksan, musibetin bol olsun. Özünü saklayan azgın kefere, Kendi yatağında kuru bir dere, Sağlığına âh ettirdin bin kere, Şifa bulmaz bir muamma hâl olsun. Ayser ÖZBAKIR |