VUKÜF-İ ZAMANİ
Temel usul 1
Hak yolcusu, yaşadığı her anını kontrol edendir ve her anın farkında olandır! Hayırlı ameli bilmeli, bildiği ameli yapmalıdır! Çirkin ve haram işlere bulaşmışsa hemen terk etmeli hemen tövbesini etmeli ve geçmişteki noksanlıklarını gidermenin gayretinde olmalıdır! "Bu benim değil yolumuzun büyüklerinin de görüşüdür" Vakit-i zaman konusunda manevi uyanık olmalı ve Yüce Hakk’ın gözetiminde, kontrolünde, nazarında olduğunu bir an bile unutmamalıdır. Türk-İslâm’a doğru Galebeye yakın, gaflete uzak olmalı ki, uyanık olup adım adım ölüme yaklaştığını bilmelidir. Kısacası dua ehl-i zikir ehl-i olmalıdır. Nolur, anlasan bir biçimde Aklını dolaştırsan nolur Böyle olunca halk içinde Hakk ile olma hali olur. Deki, anlıyorum dilinden İçimiz kör kuyu derinden Akıl denen güzelliğinden Hakk ile olma hali olur Okundan ayrılmalıdır yay Anlayış şiirleri vay vay Olsa alsak üstümüze pay Hakk ile olma hali olur Gümüşhanlıyım çıksın sesin Sefer aynı köye herkesin Mutlaka gidilecek kesin Hakk ile olma hali olur İnşAllah... USUL 2 VUKÜF-İ ADEDİ Adedi korumak yani gönüllü olarak yerine getirmiş olduğu zikrin farkında olarak adedini bilmek. Bildiğini de, edebe uygun olarak yerine getirmek. tadına vardığı, hazzını duyduğu zikrin ilahi cezbesine doğru ulaşmak kişinin muradı olmalı! Büyük bir aşk ile yoğrulmalıdır. Aşk ile cezbe manevi ilimlerin basamağıdır. Mevsimlerin üstüne La ilahe illallah Zikir vadeden güne La ilahe illallah Akıl oynatan delen Cezbe edeple gelen İçimizden yükselen La ilahe illallah Gece ve gündüzümüz Tebessümlü yüzümüz Çağırdı hep özümüz La ilahe illallah Neyi bekleyeceksin Dilin bir zikir çeksin İlahe diyeceksin La ilahe illallah Gümüşhanlı’m tertemiz En son memleketimiz Bilinen cennetimiz La ilahe illallah USUL 3 VUKÜF-İ KALBİ Zikir ettiği varlığa bağlanmaktır vuküf-i kalbi. Vuküf-i kalbi görünümlü dalgalarla çalkalananlar kalplerini zikirde toplarlar... O Hak yolcusu kullarki zikir esnasında Yüce Allah (c.c) ile tam bir huzur halini elde etmeye çalışırlar. Onların kalbinde Allah’tan başkasına ne meyil ne de muhabbet vardır. Zikrin sırrına ve şuuruna ulaşmış olan kutlu insanlar devamlı sevgiliye yönelmişlerdir... Örtülür hafızanın örtüsü Manevi alışveriş başlarsa Bir başkadır saadet türküsü Manevi alışveriş başlarsa Huzur içinde ruh ile beden Ki, zikrin sırrına beklemeden Erişir, erişilmez demeden Manevi alışveriş başlarsa Karışıklıklar silinir sudan Uyanılırsa derin uykudan Ümit galip gelmez mi korkudan Manevi alışveriş başlarsa II Bağlı bulunduğu kapısından sebatla vazgeçmeyenler içerler sırlı tasından ebedi huzur şarabını. Zikire davetli misafir misali yaşamazlar boşu boşuna görmezler uhrevi dünyalarının mahvolmuş harabını. II Seyir ve sefer haline kodlanan ruhlar kısa bir anın ötesinde uzun kudretin tesirinde hareket ediyorlar... Bizede nasib eyle YaRab! Okuyarak, anlayarak istifade edenlere selâm olsun! Yüce Rabbimiz’e sonsuz hamd ve sena olsun. |