karakış dolunayı.. yığınsal düşer yer-yüzüme karakış dolunayı ışığıyla umarsız ilânlar sızdırır ardışık dallarda biteviye akıl tutulmasına nutkumun yaprağı küle döner yanan ulu ağaç gövdesiyle dişli sözlerde çiğnenmiş yaşam malzemesi etkisiz hâle giderim telleri kanar sınırların insanlığı tüfenk’kin ucuna koymuşlar babalar süngüsel ve düşünsel müeyyide patlayıcı öfke çukurları üstünde kızgın çalılar paydaşı değilim d’er ölü canların masumiyet gelir-geçer tenkitiyle nedensellik aranır çareyken yakılan ânılara provoke kürsüleri sevgi-saygı söyleviyle kırılır kanadında homojenik özgürlük uçurtması kabahat gelin olmuş ajitesinde ç’özüm-saklanır ardına sütre’siz meclislerin insanı olmayan bir kâinat yaratmış tanrılar utanç içine sığar mı nobel-jürisel özür ilâhımdır demeden ? beynimin içine kazınıyor soykırımın toplu çığlıkları-ve tedhiş isyan intikam cangılı senfoni değil bu ağır detone bir arya bakınız bal’kana-tüm insanlığın cesetleri ayakta ve artık havale kabulü yasaktı tanrıya !! .. |
Yüreğinizdeki sevda ateşinizi kutluyorum…
Kaleminiz daima hoş olsun…
..................................... Saygı ve selamlar..