Karamürsel DestanıKocaeli’nin lebi deryası Karamürsel Gökyüzü vurursa deniz gerçek rengini alır Seni yaşamak yazmak bir eşsiz cennete Vurur dalgası yaşamak gibi yine Seni yaşamak deniz fenerinde ışık Adım atıp gelecek gibi İstanbul Bir köprü kurar insanın yüreğine Minareler bizleri çağırıyor sanki Kandilleri hiç sönmez asla Gece denizin gölgesinde ezan dinletir cennet sefada Kulaklarımızı ezana mübarek kıldırır ruhi cihanda Ruhun ilahi eseridir Karamürsel Karamürsel eski bir tarih cenneti Arap ordusunun İstanbul’u almak istemesi Uğraşların hastalığa dönmesi Gariplerin mezarlarını barındıran yerdir Karamürsel Kaptanı deryadır adını aldığı komutan İlk donanmanın kurucusudur Bizansı tarihe gömendir Gazi Mustafa Kemal’in gururla bastığı yerdir Karamürsel Asırlık Karaağaçların gölgelendiği Evliya Sunni Babanın barındığı Güneş batımının en son demini yaşattığı yerdir Karamürsel Kestane çıtasının şah denilen körpe yabani gövdesi Anı kalır kuşağa emaneti Örülen sepettir Karamürsel Yaşamak ömür yettiğince yaşamak Unutmamak seni yurdunu vatanını unutmamak gibi Tarihi yazmak sana Sepetinde , İşgalinde, düşmanı kovduğu anda Donanmada, suyunda cennetinde her yere yazmak gibidir Karamürsel Aşıklar tepesi ya yaşanan aşklarda Kimi aşkını cebine koyar kimi yüreğine atar Kimi candan sever saklar Kimi canından kopup gider Aşkına tarif nasıl bulursa aşkına o şekilde tarif alır gider Nice aşklara sahip olandır Karamürsel Toprağında saklar incitmeden şehidini Nice ölmüşlerini askerlerini Kimi de kurt kapanından kurtulup Şerri cephede Gazisine kucak açandır Karamürsel Pehlivanların hasını ağırlar Spor ruhunda eser Rüzgarı koşturur cihanda Ata sporunu ağırlayandır Karamürsel İyiki bizde varız Karamürsel’in eşsiz cennetinde Martıların ağzındaki ekmek gibi helal lokmada Ezanında ve sabır anında biz kulların cennetidir Karamürsel Yitiktir boynunu büken ananın Şehidi için söylediği ağıtlar Boynunu büker anlatır Karaağaca Dillenir ana feryadına o da ağlar Ağıda yaprak döker her ağlayışa Sırrı anlatamaz düşmanına Ciğeri yanar şehid mektubuna Göz yaşlar sinesine vurur mektubun her damlasına Silinir ağıtlar yüreğine kazır evladına şehid olan yasına Ağlatır anaları son mektupla Belli etmez yürek dağlar acıyı Yandığı ağıtı gün batımına saklayandır Karamürsel Ey oğul hangi ağıtı yakayım hangi urbasız benim içimi yaktı Hangi gaflet uykunda yakaladı Elimdeki kanlı gömlek yüreğime aktı Beni parçaladı oğul içim yandı Oğul diyemeden toprak aldı Beni yaktın oğul beni yaktın Karamürsel şehidini kucağına mı aldı Ağıdıdır ananın feryadı şehidin toprağına aldı Karamürsel’im seni destanı yaptı Saklar toprağında zayi olmuş vücudları Nice anıtları sefer etmiş tarihi gölgesi Seferinde orduları saklı tutmuş Tarihini vermemiş esir gaflete Suyunu kandırmış kana kana Türküne İmanıyla savaşına esir etmiş kendini Hakkıyla savaşandır Karamürsel 19 NİSAN 2015 Emine Sezek Akbaş Karamürsel Halkına ve İsmail Yıldırım Belediye Başkanına Saygılarımı sunarım. Bütün İslam aleminin Mevlüd kandilini kutluyorum... |