EŞLİ DELİLİK
an gelir uçtan uca bir şehir olursun dizelerimde
ve der; sal nefesini rüzgârın essin üzerimde.. bildiğin gibi benim de aklım yarım biraz en az senin kadar. tek eşlilik yahut eşli delilik bilirsin ait olmazlarımı ve kıskandığını onlardan, nasıl kendinden geçtiğini henüz dokunmadan..! oysa incitmeden açık yaralarına devaydı ilhamım, onu en pembe yerine bıraktım ayırarak siyahından.. bölündüğünde uykuların bilmezdin, tek bir şiirde o birkaç kadından en özel mısralardaydın.. keşfinde soluğunun griye dönerdi umrunda her tuttuğun mutlu, çocuklu fakat eksik eski aşkların kasırgalarında körpe bir dala tutunmuş.. nasıl bırakır da giderim olmasa da gücüm hayalinde kurduğun o güçlü prensin akarken dudağından silemezdin ya geçmişi.. bir gün pişmanlık olur akarım gözlerinden sonra duramaz ararsın yasaklı bir madde gibi ciğerine dolarak yarı uyanık ve şehvetle sıyırarak üzerinden cennet’i arzular gibi.. |