Isı-cak Bir Şiir
Ellerimde arzuya ait bir resim
Seni seninle yaşamak ne güzel İçimde gül tomurlanır Damarımda tışlar hevesler Vefa ile anılmak bir seher vakti ne güzel ! Kerpiç duvarın eteğinde mermer taşı Yoğrulmuş anamın göz yaşı Çift çift dumanlana dumanlana gelmiş mevsimden Ekmek teknesine bağdaş kurmuş Elif ablanın zülfü, saçı Seni ararken bir patika macerasında Çam kokulu ballara uzanır elim Ana yüreği kadar uzun bir yol var mıdır ? Çocuk büyürken ve ölüme giderken Her anında dua ile sarar bedeni Gizlice sokaktan uzanır elleri Toprağa düşmeden kar tanesi Annenin uzaktan gelir sesi Televizyon sıcak değildir ! Dedemin masalları uzak değil ! Şose boylarında uzanan bir genç delikanlı Yahut onu öpmeye doğru giderken Hayalinde bile babası karşına çıkarken Nasıl sevilmez Anadolu’ da bir sevgili ! Alevin sarısı tavana mavi ışıkları dans ettirir. Başak taneleri depreşir sofalarda Bereket gelir de uğrar gün batımında Kuşlar yas değil evham ile uçmaktadır. Gömgök dallarda sarkarken öz ruhum Yunus ile pişer sarılır dilim türküm suyum Diyar diyar öperken taşlarını Ruhumu dinlendirdiğim rıhtımlarımı Bir bir ıslatıyorum şimdi Karanlık odaları Ak pürçekli Anaların Evhamlarını |