Vurup Vurup DuruyorHep aynı yerden mi, çıkarmış yara? Hep solumu vurup, vurup duruyor. N’olur dert kendine, başka yer ara, Hep solumu gerip, gerip duruyor. Dinleyin dostlarım, sevda halimi, Lakin kınamayın, aşkta âlimi. Girince gönlüme, yârin zalimi, Aşk gönlümü sarıp, sarıp duruyor. Sandım derdin yeri, sadece soldu, Bütün organlarım, isyankar oldu, Dediler ki bu dert, bizi de buldu, Yerden yere serip, serip duruyor. Saçlarım ağarmış, kıl döküm döküm, Kaşlarımsa yıkık, tel söküm söküm İkiye katlanmış, bel büküm büküm, Kanadımı kırıp, kırıp duruyor. O eski dermanım, yok diyor dizim, Benim de yaşlarım, çok diyor gözüm, Lâl olmuş dillerim, cık diyor sözüm. Aşk bedeni yarıp, yarıp duruyor. İflas etmiş beyin, us pırtık pırtık, Dikiş tutmaz fikrim, kırk yeri yırtık, Yetiş cânân yetiş, tükendim artık, Ecel beni sorup, sorup duruyor. Tabipler bilmezmiş, sendeymiş çare. Dostlar selam sal der, vefalı yâre, Haydi çık gel n’olur, dert pare pare, Sevdamız can verip, verip duruyor. Çarkı felek kur sen, bize ağını! Atlatır Figani, bu dert çağını, Gönülden gönüle, sevda bağını, Cânân’ım da derip, derip duruyor. Kul Figani (Erdem Gümüş) 09.10.2019 İzmir |