ESKİ ZAMANLAR
ESKİ ZAMANLAR
Ne zaman yıkık dökük bir ev görsem İçimi buruk bir heyecan sarar Geçmişi hatırlatır Bir bir canlanır anılar Ahşap kapıdan girince geniş avlularda Yalnızlığına inat hala duvarları saran sarmaşıklar Kim bilir dile gelse Hüzünlü sevinçli ne hikayeler anlatırlar Avuçlarınızda çiçek açar hatıralar Düşler alemine sürükleyiverir ahh o eski konaklar Yaşanmışlıkların izleri var.. Kafes ahşap cumbasında Kına kokan ellerin kokusu var Sanki oturmuş nakış işliyor marifetli kadınlar Güzeldi çok güzeldi o yıllar Ahşap kocaman kapıların tokmağı Kalın vurduğunda gelenin erkek İnce dokunuş ise misafirin bir kadın olduğu bilinirdi İşte o kapıyı çalmanın bile Vardı bir adabı muaşereti Sofada çocuk kahkahaları Avlusunu kapı önünü her gün silip süpüren Sevgiyle bahçesini sulayan Çiçek kokulu kadınlar vardı Her gün komşular birbirini sorup arardı Mis kokulu avlularda doyumsuzdu sohbetlerin tadı Gün falan da bilinmezdi yoktu ikram yarışı Ekmeklere salça,reçel sürülür Güler yüz dostluk yanında en lezzetli ikramdı Gösterişten uzaktı mütevazı idi insanlar Modern yaşamda psikologa anlatırken derdimizi Eski zamanlarda çekinmeden dökerdi komşu komşuya içini Mahallede kim aç kim tok herkes bilirdi Kokmuştur komşum diye incitmeden Kapısı çalınır bir kap yemek de o komşuya verilirdi Cocuklar korkmadan oynardı mahallede Komşu komşuyu daima korur gözetirdi Ben o eski mahalleleri özledim Ruhu olan mahalleleri evleri Şimdi mahalleler ruhsuz evler ruhsuz Akşamdan akşama eve gelinir Yemek yerine dürümler pizzalar söylenir Terfi kariyer hep aynı hesaplar Sosyal medyadan takip edilir insanlar Herkes ayrı bir köşede Gözün aydın başın sağolsunlar sanal dostluklar Şimdi işler kolay internet var Her şey kolaylaştı evlerde ama Ruh yok duygu yok sanki yaşamıyorlar Evler artık sadece bildiğin dört duvar.. FahriyeTurgut Kafalı |