DERİN YOKSULLUK
Ey bu geminin sözüm ona eğitimsiz kaptanı
Kör karanlıklara cevirdin rotanı
Nereye sürüklüyorsun bilinmez halkı
Kime dokunsam bitmiyor ahı feryadı
Yiyecek ekmeğe muhtaç ettin sıraladın zamları
Bir gecede dolarları olan parasına para kattı
Onların köpekleri bile senden benden şanslı
Gariban besleyemiyor bebeğini gözleri yaşlı
Çiftcının emeğini bile karşılamıyor boyunu aştı masrafları
İşçisi emeklisi sanayicisi herkes dertli herkes gamlı
İğneden ipliğe her şey dövize bağlı önlenemeyen hayat pahalılığı
Orta direk denilirdi ya sayenizde o da kalmadı
Millet darboğazda bırakmıyorsunuz keyfi saltanatı
Umurunuzda mı file dolmuyor rafa kalktı pazar arabası
Hala diyorsun çıkartın ya yastık altı altınları paraları
Milletin huzurla başını koyduğu ne yastığı kaldı ne de yastıkaltı .
Yerli milli ne varsa satıldı bir şey kalmadı
Onlar ceplerini doldururken vatandaşın cepleri boşaldı
Kurguladınız kur’u pul oldu paramız
Elhamdülillah hem Milliyiz hem de Müslümanız
Faiz mi yok canım dolara endeksli TL mevduatımız
Dolar 20 ye koşuyor nerede başarınız
Satıldı topraklarımız dağımız taşımız
Boydan boya parsellendi vatanımız
Toprağın üstünü altını yabancılara sattınız
Beşyüzbin dolara satılıyor vatandaşlığımız
Yine gözünüz cebimizde hiç doymadınız
Bir sorsam bin ah işitiyorum herkes dertli ahlı
İşvereni işçisi sıkıntıda bitirdiniz istihdamı
Koştursa gelse kral çıplak masalından o cocuk yaşasak o zamanı
Devirirdi belki bir çırpıda korku saltanatını
Nasılsa gık çıkarmıyoruz diye atıyorlar palavraları
Kibirlerinden gurur larından görmüyorlar işitmiyorlar feryatları
Son çırpınışlarınız millet verecek size cevabını

Fahriye Turgut