ASLINA DÖNNedir bu megaloman, afran tafran Şu Dünya’ya Allah’ın gerçek kulu yakışır Yağsa da sağanak yağmur, kar, dolu, boran İnsan, ancak insanlıkla barışır. Hırlaşmak, horlanmak hayvana ait İnsanın görevi, koruma, kollama Aklını kiraya veren, her şeye müsait “İnsanım” diyen, olabilir mi çakma Boşuna mı, Dünya nizamı, insicamı Niye akletmiyorsun, ey cahil, gafil Senin varlığın şu Dünya’ya ödül mü, ceza mı? Niye dikenlesin, görmezsin hiç karanfil Sahip olduğunun haklar, her insanın hakkı Hangi zalim, hangi melun kaldı ebedi Bu Dünya, herkesin evi, barkı Tüm despotlar sonunda kendi başını yedi Hangi ırk üstün veya hangi insan Nereden çıktı bu safsata, hezeyanlar İnsan, insanlığından geçer mi, olsa da bir an Nerede bunların esamesi, hani bu budalalar Her canlının ortak malı, su koskoca kâinat Her gün yeniden doğarlar, tüm zalimlere inat Ne zaman görülmüş, ebedi bir saltanat İnsanlar zavallı varlık olur, getirmezse kanaat Her insan, insanlığını düşünerek bilmeli Tüm hayvani vasıflara arkasını dönmeli Bütün mahlûkatı kendi gibi görmeli “Nemelazım” diyerek haksızlığa geçit vermemeli Hor görme hiçbir insanoğlunu Bu düşünce, hazırlar kâinatın sonunu Hakikate sarılarak, bıraksana zebunu Ömrün boyunca sürekli yap, sen bunu Bu Dünya, hepimiz ile güzel Yeryüzünde, her canlı ayrı özel Tabiatın her parçası bir başka gazel Güzel bakan için her zerresi lalezer Eşref’ül mahlûkatsın sen, unutma! Bir saniye bile olsa, çamura yatıp durma Hayatın saatini, asla tersine kurma Ta ki adaletin hâkim olsun bütün zamana 14.09.2019-Malatya-Bingöl yolu |