Gökçe'me ağıt
Gökçeme Ağıt
Yeşersin diyerek sevda ekmiştim Beş metre karelik küçük bahçeme Çürümesin diye, sağlam dikmiştim Rüzgar olup esti, yazık Gökçe’me Koca koca taşlar, değdi ökçeme Yaşı yirmilerde, gelin adayı Değer biçilmezdi, yetmezdi sayı Bir anda göçmüştü, zemheri ayı Yüzümde buz kesti, yazık Gökçe’me Koca koca taşlar, değdi ökçeme Çam gibi devrildim, işte o andı Haberini aldım, içerim yandı Feryadım figanım, arşa dayandı Dünya bana küstü, yazık Gökçe’me Koca koca taşlar, değdi ökçeme Evime, barkıma, incir dikildi Parmaklar arası saçım söküldü Başımdan aşağı, sıcak döküldü Kanlı bir ter bastı, yazık Gökçe’me Koca koca taşlar, değdi ökçeme Peşi sıra nice, ciğerler yaktı Gözlerimden kanlı, göz yaşı aktı O gitti arkadan, ölüm bıraktı Sevdiğine yastı, yazık Gökçe’me Koca koca taşlar, değdi ökçeme Gözlerim yol çeker, işte bu anda Hepimiz yolcuyuz, geçici handa Aras’tan dualar, iki cihanda Cennetiyle nas’tı, yazık Gökçe’me Koca koca taşlar, değdi ökçeme İSHAK ARAS ishakaras(mihman) 14 Eylül 2019 üstadların inci kaleminden Gökçe güzel candı pir atasına Yetişmedi melek ev çatısına Ruhu yükselecek gül çıtasına Annesine hastı, yazık Gökçe’me Koca koca taşlar, değdi ökçeme....Yorgun Bakışlar Ardından ağıtlar yaktım olmadı Ne dertli bir başmış, çilem dolmadı Senden bana geri, bir şey kalmadı Hayat beni kastı yazık Gökçe’me Koca koca taşlar değdi ökçeme...Kardelen-1 Görürüm coşkuyu şen ve şakraksın Güneş o rengiyle sıcak bıraksın Ne kadar uğraşsak yine ıraksın Karlı dağı aştı, nazik “Gökçe’me” Kenger diken başlar, “değdi ökçeme. …. İsmailoğlu Mustafa YILMAZ. |
Her zaman ki tat ve deminde
Kutluyorum yazan yüreğini ve eserini
Gönlüne, ömrüne bereket
Allah'a emanet olasın, sağlıcakla kalasın