YANIYORUZ
Yurdumun ciğerini vicdansızlar yakıyor
Heba olan kurduna kuşuna yanıyoruz. Günden güne dımdızlak kalışına bakıyor Çöle dönen dağına taşına yanıyoruz. Yaylasında, düzünde; denizinde oyalan Gör ki hüküm sürüyor burada yağma talan Hatırla, kaç zamandır bu elde atı alan Üsküdar’ı geçiyor, peşine yanıyoruz. İtibar etmiyoruz gerçekleri yazana Düşünce sularınca akıl muhtaç izana Doğrucu Davut’ları sürüyoruz Fizan’a Nefsine tapanların düşüne yanıyoruz. Timsaliyken dünyada şefkatin, merhametin Dayandık eşiğine ahlaken felaketin… Bir taraftan canına okurken memleketin Diğer yandan dölüne döşüne yanıyoruz. Üretene düşmanız bir yumruk da biz çakıp Anında satıyoruz çalışana kulp takıp Mazerete gelince işi gücü bırakıp Gariptir ki feleğin işine yanıyoruz. Ne mantıkta yeri var ne dinde ne törede Eller abat oluyor ölürken biz yörede Musibet bini geçti ders çıkaran nerede? Desene figan edip boşuna yanıyoruz. İçimiz yangın yeri aklımız cenk sahası Çarşı pazar yanıyor her şey ateş pahası Dünyamız darmaduman iklimlerde dahası Yazına üşüyoruz kışına yanıyoruz. … Bir de şehit acısı düşünce bir haneye Hangi yürek dayanır böyle acı sahneye Yaslı ana babayla vura vura sineye Gözlerinden akan öz yaşına yanıyoruz. 20.08.2019 Salih ERDEM |