Eşek Hikayesi 1Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Bu bir fabl, öykünce türü (alegorik) çalışmadır. Şüphesiz teşhis ve intak yapıldı. Gerçekle ve gerçekte olanla en ufak benzerlik yoktur. Tamamen kurgu ve hayal ürünüdür. Arzın, yeryüzünün, hiçbir yönünde, böyle bir eşek kolonisi yoktur.
Siz evreni kendi yaşamınıza göre kurgulamak zorundasınız. Başka şekli nasıl mümkün olur ki? Bütün kugular ya yaşamınızın benzeşi ya da yaşamın çarpıtılmış yansımalarıdır. Başkaca düşünce nereden gelecekti ki! Bir hayvan yaşamını dahi, öyle olmasa bile, insan yaşamı gibi kurgulamak zorundasınızdır. Bu da Dünya’nın, sizin algılama alanınıza kapalılığının, bir başka beliriş şeklidir. Öteki (som gerçekliğin bilinir) türlüsü olası olmadığı için bu böyledir. Aslında yazarın kendisini anlar olmanın, insanlığını üretir olmanın coşkusudur bu. Eşek (süzen öznel varlık) olmanın bilincidir. Fabl türü çalışma ile yazar, kendi üstüne dönen bir ağır iç duyma yapılanışla kendisini yüklem yapmıştır. Ki sanatın kendi uslubu kendisi olmayan genelliğe ulaşsın. Birine hakaret ederek bu çözümlemeyi koyamazdınız, üstelik kendiniz bunun içinde bulmaz iseniz. Sanat yaratıcısının ruh halinide kopyalayıp vermeli. Ki bence öyledir. Yazarın dışında herkes, kesinlikle bu anlam ve mütalalamaların dışında ve ayrıdır. Sanatın ve sanatçının zuhuru, bu bağlamda, kendine saygısızlık çelişmesi ile, kendine saygıyı zıplatıp oluşturmaktır. Kendinize kendinizi tarif olmadan, arif olamazsınız. Bunu da tekilleşen çoğullaşan kimlik karekter duygularla yaptım. Bu bile en iyi fablle yapılırdı. Sanatçı kendi içsel belirimi ile, dışsal yansıma algılarını, kendi benliğinde ezerek, bu fabl tutumlamayı ortaya koymakta. Bu sanatın ve sanatçının olgunlaşmasıdır. Eserin müellifi hariç, eşekler de dahil herkes, bu çalışmanın içleminden mada ve müstesna ve masumdur Bunu halisane, kalbi iştahla söylüyorum. Tüm kişileştirmeler benim dışıma serip geri içime aldığım belirmelerimdir. Ben eşeklikten mutluyum!
Her kim ki bulur akıllı, aptalca fendini
Eşek bulur eşekliği, salakça kendini Olmaz mı öyle ya da böyle, kadimi eşekten biri Düşündükçe sayğılaşırdı, eşekten de olsa piri. Eşekten Nasihat 1-Emekliyorda yürünemezken yol Nene gerek iki ayak üzre iki kol Eşekten değerbilirlik 2-Selam olsun hikayesi olmayıpta Yaşamı vareden sorumlu bilinçli Dünde kalmayıp da günde savrulan Eşeklere, hatırasını sayıpta... Eşekten Dua 3-Gün yaşanmışlığın hoşluğu ile solsun Alafranga sürerken, düşün özgürlüğü diye Alaturka zaman yazık olsun. Eşekler Yaşamına Bir Seyir 4-Acun’un bir ucundan Diğerine... Sevgili git desem Diğer uc da benim 5-An anı, gerer germez Evren mutlak içermez. 6-Bir eşek vardı Söz meclisten uzak. Elde alo, ama Çulunu özlerdi... 7-Küllük onun için bir döşek Sıpaydı büyüdü şimdi Olmuştu baş eşek El kaktımı sanırırdı İlgi oldum diye Keyifken kısa anırırdı 8-Bir alışmıştı ki çula Bakmazdı paraya pula Eşekliği çuldan Sürdüğü çuldan Hükmü devranı kuldan 9-Bunlar azap eşekleri Ya o, ya bu seçimleri Kırk katır, kırk satır aralığında Aferinlik sıvazlanmak geçimleri 10-Yükten ırasa Yürümesi sarsak Ağır geliyordu eşeklik Başa kakışlı yemlenirdi pırasa İçin için kahırlı parsak 11-Biçimler özü, özler sözü Söz; davranış ve gözü belirliyordu. Bir saatlı, bir saatsız eşek vardı Zamanı farklı yaşarlardı Biri dakik ve işlevgen ekimde Biri zamanından çok geç Ya da hiç olmazdı yüküme çekimde Bir tüylü bir tüysüz eşek, biçimde Sıcak ve soğuk bile farklı seçimde Biri soba yakar iken; o, rahat seriminde Zordu bir aradalık, bu ahval geçiminde 12-Yük mü eşek mi para! Ayırdın mı birinden birini Yok sayarcasına Oluverirdi dara. 13-Bir anlar bir anlamaz İnatça diklendiği. Yük yükümüne Kıraat olunan Ne yüklendiği 14-Eşeklik ırası... Güzellik dersen Dustur versen Tekmeleme sırası 15-Durum durumu fişekler Hem yüklenir Hem çüş bekler Bilmezki olanı, ikilikle... Tarafsız barışçı eşekler 16-Eşek sözü çekler Söze masal ekler Şaşma anı tekler Anırtı koyverir eşekler. 17-Çulu yitmişte Eşekliğini arıyordu 18-Hiç siyasa bilmez Sahibi sırtından inmez Tevatür ırz edilse de, canını; Kati, aklında silmez 19-Şerefsiz yaşasa kuzu kuzu Şeref ayak altıda... Şerefi giydirsen yadırgar Bir de anırır ki, biberi tuzu. 20-Bostan eşekleri Emek verir habire Çalışmak sevap diye Bilmez ki niye? 21-İkide bir razılık gösteren Yükten yağır, uysal eşekler. Güya had bilir Yüklendiği icabı hali! Bunlar sıklıkla dolap beygiri Hiç su taşımaz keygiri* 22-İflah olmaz, bince solsa Bostana dadanık nasılsa Ahıra dolsa Rezil rüsvalık namca Kuyruğu kesik de olsa... 23-Dolap etrafında döner Dolabı aldın mı söner Yüklenmiştir bir kambur Der dolap yoksa fendimi Eşeklik yapmaya mecbur Hissetmem hiç kendimi.** 24-Bre nakis, nedamet bilmez Eşek eşeklikten önce Devrendir eşeklik*** Süreçte üretilen sürüce Nakes bilemediysen bönce 25-Çeşit çeşittir eşek kuyrukça Kuyruk sallayanı, kuyruk savuranı Kuyruk kaldıran ve sinekten kısanlar Bir birinin akordu uyrukça 26-Banallik sarar ortamı Müşkülde olur hak Sıgayı kalafat çekilse Karışır olur anlam değerler Olsa bile höşgörü, tekilse 27-Bir kısım eşekler var**** Hani ’körler sağırlar Birbirini ağırlar’ misali Keskin iki sınıf arası 28-Göz önü eşekleridir bunlar Pek bir maharetli körüne Ne yaparlarsa kar Hafif kuyruk kaldırışta Ki müsemma görüne. Sandırılışır ane zenaatkar. 29-Kuyruk kalkış açısı eşekçenin Hani bir sıradanlık olsa neyse Saydırılışı zandan biline Sulanmanın yeğinliğine göre Şamata çığlık ve anırtı argonun Taşınamzlığıdır aslında kargonun 30-Kaşında kıl aldırmayan Kulak dikelten kırışma Ai ai! demez, ainiz ainiz der Şu da yaraşır mı? demez Her naneyi yer Ağresif ve nazik huylu Haz çizerliğin en tatlısı Eşeğin kalafatlısı. 31-Bülbül gibi şakıyan Bir takvalık, vakar taşıyan Deme ki biliyor da niçin? Riya ikilkte, arpalığıdır Anırmak; saltanat için. 32-Eşeğin çektiği eşekten Çayır çimen yatanı Göbek ve höt atanı Her aşamayı bir bir satanı Böyle kalsa iyi Rüsvalığı şan deyi 33-Bir kul yürü ya eşek deyi Deh denipte imballa Tıpış tıpış yürüye Yağlı ballı böreği Tüm eşeklerin yükü Sızlar mı sanırsın yüreği Çü denipte gide, çüş denipte dura Her şeyi dümdüz edip kudura kudura 34-Çul içi belli olmazlıkta yumuşamış Hani eşek gelmişte Eşekliğin cevheri olmadığından Kendini alıp satan Sanılı küheylan eşekler 35-Bir türü medyatiktir bunların Tadından yenmez keşkekleri Hergün kusar hünerleri Odun gelmişte kütük giderler Özellikle medyatik, fırıl fırıl dönerleri Davudi sesli merzifon eşekleri 36-Bir türüde yük eşekleridir Çeken o, çekilen o Hiç tam olmaz keşkeği Üç eşekliğe, bir eşeklik Mayın taşır, kıbrıs eşeği 37-Birde eşek olduğunu unutmuş Daha çok eşeklik diyeni var Daha çok sömürülüp, sürünülüyordu Eşekliğinden fazla eşek olunamıyordu Bunlar katı yeyip cıvık cıkarandır Hiç üretken olmayıp, saman altı yatanı ’Daha çok, daha çok’ diye, göze batanı Her şeyin, daha çok; uygulaması Eşeği değil de, çayır çimeni, sürü severi... Ayıplı yol olmuşun, daha sevmezlik geveri. 38-Çamura yatan eşekler Çamura çöken eşekler Uyuz eşekler Beyinsiz eşekler Hele bunların en renklisi Ilımlılar... Bunlar küle yellenir Ve dahi, külde yatıp. Külde kalkarlar. Eşek davası dendi mi donuşur Külü özlerken başka Kül içinde başka konuşur. 39-Eşeklerin kaderi de başka başka: Bir kısmı yağırlıktan Tetanozdan kırılırken... Nal ve mıhı pas yapmaz cins Nal üstü eşekler, bundan beri idi. Nedense tatmaktan Mahrum kaldıkları bir haktı tetanoz Hey gidi gidi... Papaz eşeğe göre bu, takdiri ilahi idi. Eşek yaşamında, çalışma hayatı gibi Tüketim hayatı da göreceliydi. Hikaye yaşamları, farklı öreceliydi Saman yiyen, kes yiyen eşekler... Arpa, buğday, Çayır çimen, yonca yiyeni Bunları bulamayıpta, iri yiyeni Biri yeyip, birin bakanı... Kıyamet bunda kopar diyeni. Yoklar için ahır yakanı Aval aval trene bakanı Biner iken sırtına insleri Pire için ahır yakan cinsleri. 40-Kokuşmuş un olmaz keşkekleri Zamanın gereği olmayıpta Yem ve çimene göre tüy döken Dilbaz madrabaz Mürekkep yalamış eşekleri. 41-Ahır eşekleri tam ahırlıktı, kanaatlı Sinirine basınca kazık sökerlerdi Ahırın genişliği kadar hareketlenir Ahır yüksekliği kadar düşünürdü Bunların işiiydi, sap yeyip saman dökerlerdi. 42-Ya çayır eşekleri öyle mi ya! Kader işte, otu kökü ile sökerdi Ufku dağı da aşardı, ahırdaki şaşardı Bunlar çayır çimen yer, sarma dökerdi Birinin cenneti ahır dışı, birinin dağ ardı Hiç bir zaman birleyemeyecektiler yolu Eşeklikten. Kolaçanda eze eze, sağı solu. 43-Eşekler ülkesi, eşeksi yaşamlar Rahiple katedral arası. Çü ile çüş Mutluluk darası. Yol haritası Eşekler cenneti gönülce varası 44-Oldum olası eşekler arası Düşünce severler Düşünce tüketirler Her ikisine de mesafelisi vardır Aslolan, Yaşamda koparmadır yüz karası 45-Eşek eşeklikten şikayet etmekte Birin de birilerini hikayet etmekte Böyle gelmemişti Böyle gitmezdi kervan Çekmekle bitmezdi devran 46-Bir eşek: nal dedi Ötekisi: mıh. Bir eşekte de: nah dedi Bir başkası da: Hem nal, hemi de mıh, dedi. Diğer eşek: kitaba bak, dedi Öbür eşek de kör kedi Eşekler bir birini yedi Sürecek 1.Bölüm Sonu 19.01.2008 Alaturka: Doğuluca. Geçmiş yaşam tarz ve biçiminin, koşulladığı denk düşerliği, yaşamak. Alafranga: Batılıca. Güncel yaşam tarz ve biçimin, koşulladığı denk düşerlikte, kendini özgüllükle ifadeleme yaşamı. * Kevgir ** Eşeklik burada ahlaklılık anlamında. *** Eşeklik burada eşek koloni yaşamında hem devir alınan, hem de; süreçle üretilen değerler manzumesi. Nakis : Tamam olmayan. Bozan, çözen, üzen veya dağıtan. Rücu eden. Dönen. Eşeklik; Eşeğin ürettiği iyi-kötü tüm davranış biçimleri. 1-Üretilen değerler anlamına 2-Ahlaklılık anlamına 3-Kötü ahlak anlamına 4-Ve diğer anlamlara esner biçimli kullanıldı. Sanırırdı : Sakınırdı Aval aval trene bakanı : Olup bitene, sürüp gidene anlayamadan şaşkın bakan Saman : Sapın bir iki cm boyutuna ufak edilmiş sindirimi kolaylatılmış biçimi. Sap : Tahıl tanesini üzerinde tutan ince uzun filiz, sürgün ve bunun biçilmiş sert hali. İri : Sapın Birkaç parçaya kırılmış, bükülmüş hali. Kes : Uzun çayır, ot ya da otsuların; çimen, yonca, kangal diken gibi yeşilliğin, döven ile saman halini aldırılmış biçimi. Besin zenğinliği pek çoktur. |
kaleminiz dik ve dayım olsun güzel insan...