HARFLERİN YALNIZLIĞI...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın ‘’Harflerin yalnızlığı gecenin yalnızlığından büyük.’’(Şükrü Erbaş) Mavi cinnet, efsunlanmış bünyesinde yorgunluğun, kırık bir cetvel ile içimdeki kırıkların boyunun ölçüsü alacağım sonra b/içeceğim geceyi ve ahkâm püskürten koca ağızlı insan yanardağlarının lavına dökeceğim içimdeki hüznü. Delişmen yüreğimde esen rüzgârın acısını çıkarıyorum: Gölgemde irili ufaklı sözcükler Pas veriyor imlece Ben durağan bir notayım adeta Aşkın bilmecesinde soldan sağa açan bir gül’üm. Cesaretimi yitirdim önceki ömrümde Ömrümü de tükettim aşkın hicvinde Şahit tuttuğum ebabil kuşlarına Fısıldadığım adında saklı benim diğer yarım. Ya, kalanı? Yankılanan sessizliğin de tozunu attırdım dün gece Uykuyu havale ettiğim cinnet bekçim: Ah, sevgili, deryalara saldım ben serlerimi Surların dokusunda oynak bir imge olmanın telaşı ile Sürüklendim ben hece hece: Menevişlenen laneti bile hayra yordum. Kuytumda kuduran ah’ları saf dışı bildim Saflığıma çamur atan o araz yüreği de temizledim Kırılgan yüreğime boca ettiğim hasreti Sonlandırmadan Sevi dilinde bir imge belledim her yeni günü Hele ki geceyi iple ç/ektiğim Aşkın yüzü suyu hürmetine Kibirlenen yasıma denk düştü yaşlarım. Zararından dönmediğim neresi ise istifli mizacımda Yok sayılmanın hazin reçetesi işte Yazdığım kelimelere doğan güneş. Ne komik bir gaf! Ne de olsa gülmeyi emreden bir beyit kadar Kısa süreli bir mutluluk yadsınan iklimimde saklı Kim bilir hangi ahraz gölgeyim? |
Çok iyi bir konu ve harika bir anlatım gönülden kutlarım...
Şiir yüce bir duygu...
....................................Saygı ve selamlar.