"..."Şiirin hikayesini görmek için tıklayın değer yargılarının yok olduğu, insanların pervasızca horlandığı, hayllerin kül olduğu, düşlerin satıldığı, her türlü kahpelikiğin reva görüldüğü, yaşam hakkının hiçe sayıldığı ve en zor olanı dostlar.... PARAN KADAR DEĞERİNİN " olduğu dünya ağır gelir yüreğime, isyan ediyorum ...
özlemlerimi, asıyorum artık pervasızca kahır zincirinde, en zayf halkaya bir ben korkarım uzanmaktan, bir o gerilmekten ağırlığımda gam, boyumda elem, dert yüklü koptu kopacak hayat en ince halkasından... ne demeli bilmek ne mümkün dosta, dökersin içini satar mı korkusu sarmalar ince matematiksel düş, kurnaz ve pervasızca dolanır boynuna şah damarından... utanırım, utanırım fakirlikten ey çocuk, korkarım, korkarım kör cahillikten, ölürüm küllerimden dirilmem bir daha dünya malına tamah ettiğimi sanma ... fakirlik, ne mal-ne de mülk korkarım akıl fakirinden, gün, ızdırap yüklü hançerine gece, kahır ve zulüm yüklü feryadına boğazıma düğümlenir nefesim, ölüm, boynuma pamuk ilmiği gitmek istiyorum, gelmemek üzere asır yıl yaşamaksa şerefsizce, gurur, tercihimdir, bir saniyesinde... iterim elimin tersi ile, bir nefeste... ................................. KOÇAK 17.06.2008 |
UMUT ve DOSTCA