Denizleri Anarken! Düşünüyorum da! Nokta!!Ankara Hukuk Fakültesi bahçesindeyiz gözümüz kulağımız gelecek haberde lal olmuşuz suçlusu sorumlusu bizmişiz gibi birbirimizin yüzüne bakamıyoruz! Yeşil çam dalları yaprakları arasında süzülen hüzünlü güneş ışınları dallarda kuş çığlıkları çatılarda güvercinlerin iniltileri hepsi yürek yaralayıcı birer ağıt sesi! 1972 Aylardan Mayıs Çimen yeşillikleri kararmış çam dalları sarkmış boynun eğmiş Tüm doğa bizden önce olanları bilmiş yasa mateme bürünmüş.. Halen Av. Olan Hikmet Beyle içeri girdik büyük salonda Ulviye, Semra Hatice arkadaşlar sarılmış ağlaşıyorlardı. Olanı anlamıştık. Biz de gözyaşlarımızı tutamazdık... Düşünüyorum da; 47 yıl önce 1972 5 Mayıs günü sabah güneşi yeni bir hayat üzerine doğarken Henüz baharın üç fidan darağacında canları alınıyor hayatlarına son veriliyordu Düşünüyorum da suçları neydi olsa olsa, dünya patronunun 6. Filosuna karşı çıkmak ’Go home, yank!’ demekti ...! Düşünüyorum da: Kozmik Odayı açalım diye mi bu fidanlar ve daha nicesi canlarından olmuşlar Feyto denen tutsak meczup KozmiK’i mozmiği bilmez bilebilemez elbet... Varın gerisini düşünün Ey eğitim tezgahından geçmiş mevki makam sahipleri taparcasına peşinde meleşen muritler kerem edin aklınızı başınıza alın da siz de düşününün!!! Düşünüyorum da; Güneşimizi hep kuşluk’unda vuruyoruz her on sene bir hem de tam 12 sinden Bu aklımızla daha çok beyinlerimizi yeriz yavrusunu yiyen kediler miyiz neyiz! |
Deniz kokusuyla aydınlık yarınlara bağımsızlık adına
günümün hatta son günlerimin şiiridir
sevgiler