Denizler ağıdı
1972 Mayıs
Ankara Hukuk Fakültesi bahçesindeyiz gözümüz kulağımız gelecek haberde lal olmuşuz suçlusu sorumlusu bizmişiz gibi birbirimizin yüzüne bakamıyoruz! Çam dalları yaprakları arasında süzülen hüzünlü güneş ışınları dallarda kuş çığlıkları çatılarda güvercinlerin iniltileri hepsi yürek yaralayıcı birer ağıt sesi 4 Mayıs 1972 Çimen yeşillikleri kararmış çam dalları sarkmış Tüm doğa bizden önce olanları bilmiş yasa mateme bürünmüş.. Halen Av. Olan Hikmet beyle içeri girdik büyük salonda Ulviye, Semra Hatice sarılmış ağlaşıyorlardı.Olanı anlamıştık. Biz de gözyaşlarımızı tutamadık... Düşünüyorum da; 47 yıl önce hüzünlü 5 Mayıs günü sabah güneşi yeni bir hayat üzerine doğarken baharında üç fidan darağacında canları alınıyor hayatlarına son veriliyordu Düşünüyorum da Suçları neydi olsa olsa Dünya patronunun 6. Filosuna karşı çıkmak "Go home, yankı!" demekti ! Düşünüyorum da Kozmik odayı açalım diye mi bu fidanlar ve daha nisesi canından olmuştu Düşünüyorum da; Güneşimizi hep kuşluğunda vuruyoruz hem de tam 12 sinden..(!) Bu aklımızla daha çok beyinlerimizi yeriz yavrusunu yiyen kediler miyiz neyiz! |
tebrikler ve selamlarımla...