Elleri Şakağında Otururken EşikteHayat bükmüş belini, bel ki seksen yaşında Gölgesinin yanında, duruyor can parçası Kimseye yük olmadan ekmeğinin peşinde Terini toprağına karıyor can parçası Köyünün müdavimi, evi hemen girişte Kesiyor makarnayı, kurutuyor erişte Olsa da cebi delik, gözü yoktur kuruşta Yokluğun yarasını, sarıyor can parçası Atadan öyle görmüş, sofrası kalkmaz yerden Köy içine çıkamaz yağınca kışın kardan Haber alırım diye; evlat denen ciğerden Gelenlere, halini soruyor can parçası Bayramı buruk geçer, el öpecek ana yok Kardeşleri andıkça saplanır bağrına ok Bastığı yer tutuşur, küle döner sığınak Düşündükçe yağ gibi eriyor can parçası Gamla geçse de gençlik, aranır yaşlılıkta Seksen yıllık ömrünü irdeliyor kuşlukta Elleri şakağında otururken eşikte Kimbilir ne hayaller kuruyor can parçası Şinel köyün delisi, olsa da yaban gülü Elli yıla yakındır görmedim ’Alçakbel" i Hicran geçmiş karşıma, elinde makineli Alnımın ortasından vuruyor, can parçası DÖNDÜ DEMİR ŞİNEL ŞİİRLERİ ÝÜREĞİN SESİ’NDEN |