BİR YER DÜŞLEDİM
Sıralanmış sarı selvi sağında
Dibinde bir dere şırıl şirıldı Dağlar ufukların al dudağında Yaşmaktı gözleri pırıl pırıldı Kırlardan taç takmış başına bala Kaval sesi miydi duydum bir çala Don Kişot’un devi ayakta hâlâ Rüzgârdan kolları fırıl fırıldı Düşler ülkesine bir seyahattı Ağaç meyve sundu bağ gül uzattı Kurt gelip kuzunun yanına yattı Tertemiz vicdanlar tiril tirildi Bereket katıyor kârına peri Hamile koyarken o "sâdık yâri Toprağın yüzüne damlıyor teri Çapada elleri harıl harıldı Her türlü yozluğa yanmış al ışık Doğaya aşina dosta alışık Metalin sesinden yoktu bulaşık Bilal-i ezanlar gürül gürüldü Maddeye benliği etmemiş tutu Anaya saygılı ataya muti Havayı bir huzur boyar lahuti Yastığa konan baş mırıl mırıldı Dört yanı abattı mamur dört başı Cehalete açmış toplum savaşı herkesin işi var yok rızk telaşı Serindi alınlar firil firildi Herkesin göğsünde dostluk nişanı Lisanı berrektı hür asümanı Ücradan başlayıp gezdim vatanı Atamın yorganı mürül mürüldü |
Düşlenen ne güzel yer!
..ve, ne güzel kalem..
Teşekkürler efendim
Mekke/