Bir derdim var içimde dermanı kendi içinde
Bir fermanı var katlimi vacip sultan-ı şahane
Kendi bimarında bi haber bir mudi an-ı nane
Gönlüm anın hayali ile kendi hüznüne daldı
Akşama bürünmüş san ki karardı günün ışıkları
Aşıklar zaten yaralıdır kelebek ısırması bahane
Eritiyorken
mor şafak karanlığı perde perde
Yükseliyor iken ilah-i ezan sesi her yerde
Sabah
kahvesini yudumlarken gelen mesajın
Güneş gibi içime doğdu, derman-ı hekim oldu
Bir kelebek ısırığı olan yüreğimdeki ol derde
Hz. Lokman’a sormuşlar: “Edebi kimden öğrendin!”
El cevap: “ kendilerini edebli sanan edebsizlerden”
İki arkadaş yürürlerken kenarda bir yılan görmüşler
Hayvancaz uzanmış serpilmiş
güneşleniyormuş
Biri : “ay ne güzel sessiz uysal, dokunsam mı’ demiş
Diğeri : ‘hele kuyruuna basta uysallığını sessizliğini gör!
Bir derdim var içimde dermanı kendi içinde
Bir fermanı var katlimi vacip sultan-ı şahane
Kendi bimarında bi haber bir mudi an-ı nane
Gönlüm anın hayali ile kendi hüznüne daldı
Akşama bürünmüş san ki karardı günün ışıkları
Aşıklar zaten yaralıdır kelebek ısırması bahane