Yine senin kokunu sürdüm bu sabah,
Yine senin şarkını mırıldandım,
Seni andım yine,sensiz yeni bir güne başlarken,
Ve umarsızca yürüdüm kaldırımlardan,
Yüreğim ağlar,
Her ayak basışım seni ağlar,
Seni ağlar kuşlar,sen gideli yüreğimden.

Önce bir melek sıcaklığıyla büyüttün,
Bir anne şefkati kadar yakın,
Sonra yıldızlar kadar uzak,
Ben her gece gökyüzüne gözlerimi dikip seni bekledim,
Sonra sensizlik ne zor şeymiş,
İmkansızlık ne zor,
Sen bana imkansız olurken.

Benim suçum değildi seni yaşamak,
Beni alıp götüren bir şey vardı,
Tarifi imkansız bir şey,
Kalabalık caddelerde seni arayan,
Her telefon sesinde seni bekleyen bir şey,
Bir deniz kıyısında suya taş atmak gibi ,
Halka halka ,dalga dalga sana yaklaşmak,

Her sabah tomurcuğa yakalanır bir çiçek,
Bir çiğ tanesi seni üşütür,
Bir arı vızıldayarak geçer kulağımın dibinden,
Senin şarkını mırıldanır,
Ne kadar hazin değil mi?Unutma ki,
Benim suçum değildi seni yaşamak.

Düşünebildin mi seni ne kadar çok sevdiğimi?
Yemyeşil otlar,çimenler arasında,
Bir tutam mor sümbül yaşatan,
Seni de yaşatır küçük bir yürekte,
Hatırlar mısın günlerden 4 Mayıs’ı?
Unutmamıştın doğum günümü, Yanıltmıştın beni,
Şimdi bana beni sevme diyorsun,
Bir yanılgıydı diyorsun,
Büyük bir alevin ortasında,
Görmedin mi sevdası uğruna,
Ateşlerde yanan kelebek gibi,
Adı intihar etmek ama sorma bana,
Benim suçum değildi seni yaşamak.

Düşün gecenin sessizliğine bürünen yıldızları,
Ve sonra kayıp giden yıldızları,
Bilir misin bir anne şefkatini?
Yaprağa düşen yağmur tanesini?
Islak ıslak kokan taze çimen kokusunu?
Oysa sen yaşattın baharı,
Sen sevdirdin yağmurları,
Ama yüreğimi yakan da sen oldun,
Şimdi senden arta kalan yalnızlığı yaşıyorum.

Zaman,ruhuma acıyı işleyen aynı zaman,
İçime saplanan zehirli bir hançer gibi,
Yüreğimi dağlayan,
Sonra diken diken,
Kuytu bir vadiye sürükleyen,
Senin aşkın,
Yani benim aşkım,
Ellerimde paramparça.

Saat yine gecenin bir yarısı
Ve benim aklım yine sana takılmış,
Özlemin kaplamış odamın dört bir tarafını,
Oysa nerden bilebilirdim,
Bir başkasını özlediğini,
Çalınca telefonlar,
Bir heyecan kaplar yüreğimi,
Yine o beni mahfeden titrek sesin,
Bilmem ki,daha çok özlesem gelir miydin?
Daha çok seviyorum desem döner miydin?
Ve ben gecenin en tenha yerinde,
Soğuk kaldırımlarda,
Gelmeyeceğini bile bile,
Seni bekler oldum.

Nede güzel bakıyorsun,
Her bakışımda resmine,
Nakış nakış işliyorsun yüreğime,
Şehrin en güzel gözlerini görüyorum sende,
Ve en güzel gülüşünü.

Nedense hiç yitirmedim umudumu,
Yitirmedim taze sevgilerimi,
Kimi zaman yıldızlarla söyleştim,
Yıldızlar şahidim oldu,
Bir serin rüzgar seni fısıldadı,
Dizeleri yakılmış bir şarkının notalarında,
Gökyüzü seni konuşuyordu,
Ama sen yoktun.

Benim aşkım geceleri alevlenir,
Neden mi diye sorma bana,
Kimi zaman bir cırcır böceği olurum,
Duvar aralarında parlayan,
Bazen de bir şarkının dizelerini ezberleyen gece kuşu,
Unutma ki,
Sana ait her şarkı bir yara açar sinemde,
Ruhumu sana taşıyarak.

Ah yar!
Seni anlatmak çok zor,
Sen yaşandıkça anlaşılansın,
Seni unutmak çok zor,
Sen aşktan da ötesin.

Sen gideli bir resim çizdim gökyüzüne,
Gözleri mavi,
Dudakları al,
Saçları siyah,
Elleri yağmurlarda ıslanmış,
Sen gideli,
Yağmurlar durmaz olmuş,
Acılar feryad olmuş,
Sen gitsen de seni bırakıp gitmek,
Bana haram olmuş.

İlhan-2006 haziran (Kalbimde en derin izi bırakan kişi SENEM’e…)