Dilimde bağrıyanık türküler Ne tufanlar gördüm Asya’dan Avrupa Avrupa’dan Asya’ya Savruldu küllerim Bağrımda yanıp söndü Kükreyen volkanlar
Obsidiyen, çakmaktaşı Ok ucu, mızrakbaşı Üç kıtanın merkezinde Kadim bir köprüyüm
Hâlâ yanar, sönmez ateşim Dostum diyene dost, Düşman bilene düşman Anam bacım, Kardeşim diyene kardeşim
Seyhan, Ceyhan, Gediz Fırat, Dicle, Kızılırmak Sınır boylarında Asi bir nehir Azgın Karadeniz Sinop Mapushanesi "Dışar’da deli dalgalar" Çarşambayı s/el mi almış 19 Mayıs 1919 Daha görecek günler varmış Samsun’da Bandırma Vapuruna yüklenmiş umut Bir Mustafa Kemal "Aldırma gönül aldırma Yukarıya çevir gözü" Sebahattin Ali türküsüyüm
Erzurum Sivas kongresi Koyun kuzu meleşir Antep savunması Fransız kurşunu Karayılan destanı Ağıtı ezgisi Ruhumda singin armoni Meli melil d/ağlarım, Çağlar ötesinden Sipsi ile kavalı Yanık uzun havalı Çalgı çengi Gökkuşağının yedi rengi
Din, inanç, töre Herkesin kendine göre Bağbozumu şenlikleri Dionysos alayları Güvercin bulutlar Toprak testi umutlar İpek Yolu’nda bir kervan yürür Toz duman içinde Uçsuz bucaksız Çöl ovalarda kaybolurum Yol üstünde kervansaray İlden ile han bulurum...
Gece ateşlerinde sazların Tellerine vurulur Neyler üflenir Sermazenler Tepeden tırnağa Baş döndüren kut, Başından sonuna Yetmiş iki dilden Yetmiş iki millet Buçuğu illet
Köprülerin altından Köpük köpük Su gibi aktı kan Dalgalandı Duruldu Truva’dan beri Cihan-ı şümul Ne imparatorluklar kuruldu
Kavimler geldi geçti üstümden Çağlar boyu Toprağımda bereket Yedi iklim Dört köşe Damar damar Sütbeyaz mermerim Nakış nakış mozaik Kare kare Küp küp Kültürüm ile beslendi Yedi içti Emdi ak sütümden Anayım, Anadoluyum Uygarlıkların beşiğiyim Hitit Güneşi’nin doğum eşiğiyim
Bilim sevgisi bendedir Bendedir evliyalar Hikmet, keramet, hüner Her türlü marifet var
Bir Atatürk gelir Yurtta Sulh Cihanda sulh Şiarı ile Büyük önder, Dostum diyeni Basar bağrına, Düşmanı yerer Yerin dibine Boğazın sularına Derin Uykulara gömer
Öncesi sonrası Tarihin Benden sorulur; Karain, Göbeklitepe Çatalhöyük Nevali Çori Çayönü Alişar Kuruçay Hacılar; Yüzlerce höyük Sırtıma çökmüş Kalkmaz kolay kolay Üstümdeki yük; Açılır Yaprak olur Örtülür Toprak olur Net değil sayısı Belirsizlik içinde Binlerce Antik kent Yüzbinlerce Mezar Kazdıkça derin Koynumda tarih Çağlar Destan yazar Oğul uşak Kız kızanca Omuz omuza Türkülerle halay halay Havalanır Güvercinler alay alay Anadolu’dan ozanca...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ANADOLU'DAN OZANCA şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ANADOLU'DAN OZANCA şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.