MülteciMülteci bir hüzün taşıyor yüreğim Bu göç son bulmalı artık Bu gidiş, bu yürek sancısı, bu dalgalanma Kaç liman yıkılacak daha? Kaç ölüm boğacak denizi Saatler sessizliği doğuruyor Ölü bir adamdan daha acı Ölü bir çocuk sahilde... Dehlizlere iniyor beynim Çılgınca bir iş dönüyor Bu ütopya rüyalarını esir alır insanın Doğuyor sabah evlerin bacalarına Girerken kar soğuğu Son düşümü görmüş olmalıyım Islak kaldırımlarda yalnızlığım Biz ateşi güneşten kor edindik Astık bağrımıza madalya gibi Hiç güreş tutmadım denizle İşte o vakit Güneş ve yıldızlar kaybolduğu zaman Kurulunca mizan Bu demek evvelin evveli Dünün dünü... Neyzen boşuna üfleme yalnızlığımı Rahman’a ısmarlamışım bu canı... |