Sırat Yolunda
.
İçerimde yanan od ateşini Gün olurda bir gün söner mi sandın Şahin bırakır mı avın peşini Yağmurda rüzgarda siner mi sandın Dolaşır mı dağ ceylanı ovada Bülbüle el uzatılmaz yuvada Buruk bir sis vardı yine havada Şaşar da yolunu döner mi sandın Sinemde barınan yedi kat bata Allı gelin m’olur binenler ata Yolumuz düşecek elbet sırata Hak yolundan dönüp yanar mı sandın O yüce Hüda’nın Garib’iyim ben Geriye gelmiyor çekilip giden Çürüsün bedenim dökülsün bu ten Yalancı dünyaya kanar mı sandın Gün olur elime kına yakarlar Eşim dostum cenazemi yıkarlar Kul Garib’im peşim sıra çıkarlar Gözlerden çağlayan pınar mı sandın Emine Çerçi |