AÇIK Y'ARA FARKLA ÖNDE BU AĞRIMGözüne Ağlak salyak kısa paçalı bir çocuk kaçan gökyüzünün Çapak karışığı ucuz rimeli akıyor kısa kirpiklerinden Uzun sivri topuklu Ve derin yırtmaçlı sokakların Hârı arsızlaştıran kösnül tenine Kara yağız bir şimşeğe teşne griye çalan bir bulutun Ruju kavlamış dudaklarının kenarından akan yağmurların Uzun tırnakları arasında debeleniyor Çirkefliği çetrefilliği bu şehrin Ve Damlıyor Sobasında Yakacak odunu olmayan damların bacalarından Yüreğindeki yırtıklara Avuçlarının dikişlerini yamayan bir kadının Acı(k)mış zeytin ekmek sofrasına 7 gün 7 gece teşhir edilen Derisi Hallâc Hallâc yüzülmüş nââşını vurup omuzuna 7 kapıdan yürüyen Nesîmî’nin gölgesi vuruyor Metrûk taş evlerin Sunturlu göndermelere ya(l)taklık eden soğuk duvarlarına Ve Ardından Kâside Gâzel ağıt yakan Hurûfîyât karalıyor Şirazesi yerinden oynamış mushâfını aklımın Tut aklımı Hafif meşrep bir Lodosla öpüşen Kara Kavak konçertosu Süpürüyor Kulaklarımın duy eşiğine astığım notaları Ar(k)a bir mahallenin mezbeleliğine İçimin sol sapağına soluksuz koşuyor parmaklarım Soyuyorum kalın kabuğunu ağrılarımın Ve Ellerimle dilimliyorum Dili âh’lı ağzı açık yaralarımı Hayat dediğin bir keşkeler keşmekeşi değil miydi 1 keşkem daha olsun Kaç yazarsa yazsın seyyiâtıma Sağ ve sol omuzumdaki Râkîb ve Âtîd Kime ne Sendeki Simavnâlı Bedrettin’in boynuna Kader ilmeğini atan Vâridât Bendeki Şahkulu’nun bedeninde Devine devire ecele isyân eden oktan fırlayan mukedderât Yan’Sızım Yine de Açık y’ara farkla önde bu ağrım |