0
Yorum
9
Beğeni
0,0
Puan
1473
Okunma
Gözüne
Ağlak salyak kısa paçalı bir çocuk kaçan gökyüzünün
Çapak karışığı ucuz rimeli akıyor kısa kirpiklerinden
Uzun sivri topuklu
Ve derin yırtmaçlı sokakların
Hârı arsızlaştıran kösnül tenine
Kara yağız bir şimşeğe teşne griye çalan bir bulutun
Ruju kavlamış dudaklarının kenarından akan yağmurların
Uzun tırnakları arasında debeleniyor
Çirkefliği çetrefilliği bu şehrin
Ve
Damlıyor
Sobasında
Yakacak odunu olmayan damların bacalarından
Yüreğindeki yırtıklara
Avuçlarının dikişlerini yamayan bir kadının
Acı(k)mış zeytin ekmek sofrasına
7 gün 7 gece teşhir edilen
Derisi Hallâc Hallâc yüzülmüş nââşını vurup omuzuna
7 kapıdan yürüyen Nesîmî’nin gölgesi vuruyor
Metrûk taş evlerin
Sunturlu göndermelere ya(l)taklık eden soğuk duvarlarına
Ve
Ardından Kâside Gâzel ağıt yakan Hurûfîyât karalıyor
Şirazesi yerinden oynamış mushâfını aklımın
Tut aklımı
Hafif meşrep bir Lodosla öpüşen Kara Kavak konçertosu
Süpürüyor
Kulaklarımın duy eşiğine astığım notaları
Ar(k)a bir mahallenin mezbeleliğine
İçimin sol sapağına soluksuz koşuyor parmaklarım
Soyuyorum kalın kabuğunu ağrılarımın
Ve
Ellerimle dilimliyorum
Dili âh’lı ağzı açık yaralarımı
Hayat dediğin bir keşkeler keşmekeşi değil miydi
1 keşkem daha olsun
Kaç yazarsa yazsın seyyiâtıma
Sağ ve sol omuzumdaki Râkîb ve Âtîd
Kime ne
Sendeki
Simavnâlı Bedrettin’in boynuna
Kader ilmeğini atan Vâridât
Bendeki
Şahkulu’nun bedeninde
Devine devire ecele isyân eden oktan fırlayan mukedderât
Yan’Sızım
Yine de
Açık y’ara farkla önde bu ağrım