kısa özet...
sığmıyorum bana biçilen kabuklara artık
acının en şiddetli oldugu anda neden illede durmak zorunda zaman seni kaybetmekten ölesiye korkuyorum bunu yazmam mı gerekiyor sayfalarca sesim titriyor seninle konusurken anlamıyormusun? ben sana tutulup baglandıkca sen beni aklından cıkarmıssın ben kalan ömrümü seninle planlamaya calısırken sen coktan cizmissin yolunu her zaman söylemiştin sen ben inanmak istemedim simdi son bir kez daha söyle ve kurtul benden biraz olsun deger verdiysen yaralı bırakma beni sapladıgın bıcagı daha derine ittir seni seviyorum... alkış tuttugunuz benim yıkımımdan baska birsey değildir hayranlığınız, tanıklıgınızdır en buyuk kayba birazdan cıkıp gideceksiniz hayatımdan ve yıkıntıları toplaması gereken yıkılırken etrafı kirleten benim salona girerken elinde feneriyle size yer gosteren cocuk benim film baslarken salon kapılarını kapatan film bittikten sonra gozyaslarınızı silip yere attgıgınız kagıttan mendilleri toplayan ben beyaz ekranda okuyup cok begendiginiz kimi zaman dudaklarınızdaki tebessumlere engel olamadıgınız belkide son vazifenizi yaparken size nasıl bilirdiniz diye sorulacak benim aslında hicbir fikriniz olmadıgı halde iyi bilirdik diyeceğiniz ben... |